30 Kasım 2017 Perşembe

PARTİLİSİNE "KORSAN"DİYEN MİLLETVEKİLİ


   Son günlerde Sakarya'nın en önemli gündemini Ferizli'deki siyasi gelişmeler oluşturuyor.
Hergün birkaç yerel gazetenin manşeti Ferizli.
Konu ne?
AK Parti ilçe başkanlığı.
Herkesin olmaz,olamaz,karar değişmez dediği bir atamayı Ferizli'lilerin kararlı duruşu sayesinde AK Parti genel merkezinin değiştirmiş olması.
Tabi bu durum bazıları için memnuniyet verici olsada,bazılarının ise epeyce karizmasını sarsmışa benziyor.
Hele hele kendileri içinde bir yol olur düşüncesiyle bu demokratik direnişe nasıl kara çalarım,onun peşindeler.
Hemen bir gazeteye raportaj verip bir yığın çarpıtma ve gerçeği yansıtmayan beyanlarda bulunuyorlar.
Kafasına göre konuyu bilmeyenlere olayı olduğundan başka türlü gösterecek ya.
Gerçi bu açıklamalarıyla kendini iyice batırmış.
Çünkü millet onu çok iyi tanıyor ve ne yaptıklarını çok iyi biliyor.
Bu yüzden o açıklamalarına da bıyık altı gülüyor.
  Ayhan Sefer Üstün'den bahsediyorum.
  Bu arkadaşımız son zamanlarda akıl almaz bir savrulmanın içinde bocalıyor.
Hele de Genel Başkan yardımcılığından alındıktan sonra dahada akresifleştiğini gözlemliyor,AK Parti'ye zarar verecek eylem ve söylemlerine şahit oluyoruz.
    Bu manada son eylemi Ferizli ilçe başkanlığına Ferizli'de ikamet etmeyen birini getirip Ak Partinin binlerce oy kaybetmesine sebep olacak olmasıydı.
Son söylemi ise,
Böyle bir yanlış atamanın AK Parti'ye oy kaybettireceğini gören AK Parti ilçe kurucuları,Mahalle temsilcileri,delege ve yönetim kurulundan bazılarının AK Parti ilçe teşkilat salonunda bir araya gelerek,endişelerini  dile getirmelerini bu arkadaş "Korsanlık"olarak ifade etmiştir.
İfadeye bakarmısınız "Korsan"
Manası ne"
Zorba,haydut,hırsız...
Kendi partililerine böyle bir söylemde bulunan milletvekiline ne demeli?
Ben sadece yazıklar olsun diyorum.
Birde bu arkadaşları, bir aday adayının akrabaları,partide görevi olmayan,kilitli kapıyı nasıl açmışlar gibi karartma söylemlerle insanlarların zihninde soru işareti oluşturmaya çalışıyor.
Tabi genel merkezede aynen durumu böyle aktarıp zaten görevi sona ermek üzere olan ilçe yönetimini görevden aldırıp sükse yapıyor.
Ama dışarda toplanan kızgınlıkları partiye zarar verici boyutlara ulaşan partinin en asli unsurları olan köy temsilcilerini, delegeleri,partinin kurucu ve şimdiki yöneticilernden bazılarını içeri alıp,
Arkadaşlar,gelin içerde tartışalım böyle olmuyor diyerek partiye davet eden ilçe başkan yardımcısi hemde İdari ve siyasi işlerden sorumlu ilçe başkan vekili RAHMİ YILMAZ'ı orada görmüyor.
Bu insanların aman partimiz zarar görmesin,bu karar yanlış oldu.Acaba birseyler yapıp bu yanlıştan nasıl dönebiliriz diye içi yanarken sen bunları Korsanlıkla suçluyorsun.
Bunlara haydut diyorsun.
Hırsız diyorsun.
Zorba diyorsun.
Bu raportajı okuyan helede o toplantıya katılan arkadaşlar sana ne diyorlar biliyormusun?
Mikrofonun sesini açıyorum iyi dinle.
"Sana verdiğimiz oylar haram olsun."
"Seni vekillikten azl ediyoruz.bundan boyle bizim vekilimiz değilsin"
"Senin AK Parti'ye bilinçli olarak zarar verdiğinden şüpheleniyoruz."
"Sana oy verip vekil seçen asıl insanlar "korsan"sa onların vekili olan sizde "korsan"sınız."
Seni AK Parti'de korsan biri olarak Genel Merkeze şikayet ediyoruz."
"Seni vekil olarak istemiyoruz."
"Senin vekil olmaman için ne gerekiyorsa onu yapacağız."Diyorlar.
Kim diyor?
Ferizlideki AK Partilerin çoğunluğu.
Ne Yani!
Kendisine,korsan(haydut,zorba,hırsız denilen insanlardan ne bekliyordunuz?
AK Parti Genel başkanı Tayyip Erdoğan ne diyor?
Halkımız ne diyorsa o.
En büyük güç halkın gücü.
Tabi anlamak isteyene.
     Son olarak Ferizli'deki vatandaşlar sana şu soruyu soruyorlar.
Ferizlide bir yığın yolsuzluk ve yanlış işler konuşulurken bu Ayhan Bey neden konuşmadı sesi çıkmadı da,şimdi konuşuyor.
Acaba bu işlerin ucu onamı dokunuyor? Diyorlar.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ


28 Kasım 2017 Salı

TAŞIMALI SİSTEMİN İLK ÇORBASINI BİZ KAYNATTIK.


       ÇORBA KAYNIYOR
  Kıymetli okuyucularım geçmişte eğitimde çekilen sıkıntıları birkaç yazıdır dile getirmeye devam ediyorum.
Bir itirafta bulunmam gerekirse bu yazılarımı okuyan üçyüz beşyüz kişiyi geçmiyor.
Ama siyasi bir yazı yazdığımda okur sayısı hep bin kişinin üzerinde oluyor.
Ancak bu tip yazılarıda arasıra gündeme getirmeye devam edecegim.
Bu bilgiyi paylaştıktan sonra yazı dizimize devam edelim.
    Konuklu köyünde şimdiki adı Abdürrezzak)velilerimizinde desteğiyle ilk çorbayı kaynatıp ögrencilere dağıttık.
Öğrencilerimizin hem karnı doydu, hemde yüzü güldü.
   Birkaç gün sonra okulda yemek pişirdiğimizi bilen ve duyan veliler okula çocuklarla patates,soğan,kuru fasulye gibi yiyecekler göndermeye başladılar.
Bizde Ferizliden esnaflardan yemek için alış veriş yaparken durumu kendilerine anlattığımızda Mesela Ali Demirbaş abimiz Hocam yemek için ne gerekiyorsa alabilirsin çocuklara bizimde bir katkımımız olsun derken on kiloluk ayciçek yağınıda bana doğru ittirip al hocam al diyordu.
Kartal kasap'tan her hafta ikişer kilodan dört kilo et almaya başlamıştımki oda ikişer kiloda benden olsun diyerek dörder kilo et veriyordu.
Sizin anlayacağınız bizim çorba diye başladığımız yemek işi bereketlenip günde üç çeşide,haftada en az iki defa etli yemeğe, ve Konuklu'lu ihtiyaç sahibi ve evi okula uzak ögrencileride kapsayacak şekilde devam etti.
Bu çalışmamızla Türkiye'de taşımalı sistemde ögrencilere öğle yemeği veren tek okul olmuştuk.
   Daha sonra Sakarya milletvekili okul arkadaşım Refah partisi milletvekili Nezir Aydın'a durumu anlatıp bunun devletimiz tarafından organize edilmesi gerektiğini söyleyince,
Nezir Bey bugün hâla devam eden Sosyal yardımlaşma fonundan bunun karşılanmasını sağlamıştı.
Emeği geçen herkesten ve devletimizden Allah razı olsun.
Konuklu'ya taşınınca yemek sorunu gibi birde sınıf sorunu çıkmıstı.
Okulun dört sınıfı vardı.
Okul bahçesinde bulunan bir binanın altını sınıfa çevrilerek bir sınıf daha oluşturmuştuk.
Birgün Muhtar Ibrahim Önay'la muhabbet ederken köyün stokta bayağı bir parası olduğunu bu parayla ne yapsam acaba diye düşündüğünü bana sorunca,
Abi okula ek bir sınıf yapalım.
Görüyorsun sınıfa ihtiyaç var dedim.
Allah rahmet eylesin hemen kabul edip çalışmalara başladık.
Çok kısa bir sürede bir sınıf ve bir ögretmenler odasını okula ilave ettik.
   Biz vekil öğretmen olduğumuz için sene sonunda görevimiz bitiyordu ve bitti.
Üç yıl sonra Konuklu'da tekrar öğretmen açığı olup vekil öğretmene ihtiyaç olunca, Muhtar İbrahim Önay köyden 150 kişiden imza toplayıp milli eğitime getirmiş biz Ertan Cimbat'ı vekil öğretmen istiyoruz.Demiş.
Milli eğitim ve Kaymakam bu talebi dikkate alarak Konukluya tekrar öğretmen atanmamı sağladı.
Sevgili okuyucularım aslında bu manada daha yazacak çok şeyimiz var.
Zorunlu olarak bu yazı dizisini kesmek zorundayım.
Çünkü köyüne böyle emek verdiğimiz biri bu günlerde bir gazeteye raportaj verip şahsımı haydutlukla,korsanlıkla suçlamış.
Ona acil bir cevap yazmam gerekiyor.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.

27 Kasım 2017 Pazartesi

ÖĞRENCİLERİ KONUKLU'YA TAŞIYORUZ ,ANCAK SORUN ÇOK.



Dönemin hükümeti,küçük köy okullarının büyük okullara taşınmasını ve müstakil sınıf eğitimine geçilmesine karar vermişti.
Bu planlamanın gereği bizim Çiftlik okuluda Konuklu'ya taşınmaya başladık.
Bu uygulama çok faydalı gibi görünsede uygulama anında bir yığın sıkıntıyla karşılaştık.
Bu sıkıntıların en başında yemek sorunu geliyordu.
Sabah yedide evlerinden aldığımız öğrencileri,saat onyedide evlerine bırakıyorduk.
Bu on saatlik süre içinde çocuklar öğle arasında evden getirdikleri yiyecekleri yiyorlardı.
Zaman zaman bu yiyecekleri yerlerken aralarında dolaşıp ne yediklerini takip ediyordum.
Bazı durumu iyi olan ailelerin çocukları yumurta,peynir,zeytin,reçel,bal vb. gibi yiyecekler yerken,
Ekmeğin üzerine sadece salça sürüp yiyen öğrenciler
Hatta kuru ekmekle gelen öğrenciler mevcuttu.
Bazen hiçbir şey getirmeyip yemeklerini yiyen öğrencileri göz ucuyla masum masum seyreden öğrenciler insanın yüreğini burkuyordu.
Bu gibi öğrencilere biraz para verip ekmek ve peynir veya helva alıp ekmek arası yapıp yemesini söylerdim.
   Birgün yine böyle çocuklar ne yiyor diye arasında dolaşırken kış yaklaşıyor bu çocuklar yarın soğukta bu kuru yiyecekleride yiyemezler,acaba bunlara bir sıcak çorba veremeyizmi? Diye düşünmeye başladım.
Öğretmenler odasına gidip durumun zorluğunu arkadaşlarla ve müdire hanımla görüştüm.
Direk okul müdiresi mudahale edip "Olmaz hocam yemek veremeyiz, ya zehirlenme olursa,onun hesabını kim verecek'' Dedi.
Diğer öğretmenlerde kendi zihniyetinden olduğu için kimseden gık çıkmadı.
Hocam, çocuklar zehirlenir endişesiyle onları açlığa mahküm edemeyiz.
Bu şekilde de egitimde başarılı olmamız imkansız.
Aç çocuğun kafasıda çalışmaz.Deyince.
Hocam vallahi ben sorumluluk almam sen alırsan bir yazı hazırlayayım altına imza atarsın dedi.
Bende tamam hazırla atarım dedim.
Sonra bana,
Parayı nerden bulacaksın?
Çorbayı nerde pişirteceksin deyince.
Okulun velilerinden para toplarız,çorbayıda okulun hademesi bayana biraz ilave ücret verip pişirtiriz dedim.
Okul müdiresi Ertan hocam veliler bırak para vermeyi okula bile gelmiyorlar bu işe hiç sıcak bakmazlar dedi.
Hocam bir deneyelim bakalım diyerek veli toplantısı için velilere çok anlam yüklü bir davet yazısı hazırlayıp gönderdim.
Toplantı,akşam ondokuz gibi yapılacaktı.
Kimse gelmez varsayımıyla köye gidişimizi biraz geciktirmiştik.
Okula bir vardık ki,okulun bahçasi araç dolu.Okuldan içeri girdim aman Allahım iki büyük sınıf ağzına kadar dolmuş.
Hemen müdür odasına girip hani hocam veli gelmiyor demiştiniz, deyince;
Vallahi bende bu işten birşey anlamadım diyerek toplantıda bir açılış konuşması yapıp sözü sana birakırım.Dedi.
O toplantıda Konuklu öğrencileri yemek yemeyecek olmasına rağmen Konuklu'lu velilerde yemeğe katkı yaptılar.
Birkaç çatlak ses çıkaran veliyede senin paranı ben vereceğim diyerek ve öğretmen arkadaşların herbiri yemeğe yüzer lira katkı yapacak dedim.
Veli toplantısı taşımalı sistemle okula gelen öğrencilere yemek verilmesi kararı alınarak sona erdi.
Biz buna Konuklu köyünün konukseverliği dedik.
Bu yazı dizisi devam edecek.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ.

Not:Gelecek yazımda çorba verelim diye başladığımız yemeği üç çeşide ve haftada iki gün tas kebabı yani et yemeği vermeye başladık.
Yemek çok bereketlendi.
Bu nasıl oldu? Bir daha ki yazımda.

25 Kasım 2017 Cumartesi

SENİ GÖREVDEN ALIRIZ DEDİLER


  Dün 24 Kasım ögretmenler günüydü.
Bu gün geldiğinde ister istemez bir yığın anılar gözünüzün önünden bir şerit gibi geçer.
Öğrencileriniz,öğretmen arkadaşlarınız,görev yaptığınız yerlerdeki öğrenci velileriniz ve görevdeyken karşılaştığınız zorluklar.
Hepsi birbir gelir gözünüzün önüne.
    1992-93 eğitim ve öğretim yılıydı.
Ferizli ilçemizdeki öğretmen açığı sebebiyle vekil öğretmen ihtiyacı olmuş,
Ancak o yıllarda ilçede lise mezunu çok az kişi var.
Bir öğretmen arkadaşın o günün iktidar ilçe başkanına benim ismimi vermesiyle Kaymakam vekili Layık Ercan Teberik Çiftlik mahallesine Kaymakam oluruyla atamamı yaptı.
   Hayatımda ilk kez öğretmenlik yapacağım köye gittim.
Okulların açıldığı on gün olmasına rağmen öğretmen yokluğundan okul açılamamıştı.
Hemen okulu açıp köyde bulunan Aza'yı çağırdım. 
Okulu örümcek ağları kaplamıştı.
Köylüye okulun temizliğini yaptırıp eğitim ve öğretime açtım.
Birinci sınıfa üç öğrenci kaydettim.İkinci sınıfta beş, dördüncü sınıfte iki, beşinci sınıfta üç öğrenci olan toplam onüç öğrencimiz vardı.
Birleştirilmiş beş sınıf bir arada ders yapıyorduk.
Tam gün eğitim ve öğretim olduğundan tenefüs araları 20 dakikaydı.
Bazen havalar yağışlı olduğunda çocukları dışarı çıkarmayıp çeşitli sıra oyunları oynatır, arasırada manevi gelişimi için kendilerine Kur'an'dan ayetler ve süreler okuyordum.
İşte bu anı o çocukların yüzündeki nurlu bakışlarını hiç unutamam.
     Birgün derste sol eliyle yazan ikinci sınıfta okuyan bir öğrencimi tahtaya kaldırıp yazı yazmasını istedim.
Baktım yine sol eliyle yazıyor.
Oğlum yemeğide sol elinle mi yiyorsun?
Taşı sol elinle mi atıyorsun?Diye sorunca
Evet öğretmenim.Dedi.
Baktım çocuk doğuştan solak,geç otur oğlum dedim.
Tabi eve gidince babası ne var ne yok diye sorunca çocukta okuldaki bu durumu evde anlatmış.
Bu hadise hızlı bir şekilde milli eğitim müdür vekiline ve kaymakama aktarılmış.
Nasıl anlatılmış dersiniz.
Okumaya devam ediniz lütfen.
  Milli eğitim müdür vekil beni odasına çağırıp
-Hocam hakkınızda şikayet var deyince
-Ne şikayeti hocam! daha bir haftalık öğretmeniz.
-Siz dini ve ideolojik eğitim veriyormuşsunuz.
-Nasıl yani.
-Siz öğrenciye "Sol elinle yazma günah demişsin, derslerde çocuklara Kur'an okuyormussun.Diyerek
Böyle devam ederse seni görevden alırız demez mi?
Biran sol eliyle kalem tutan öğrenciyle yaşadığımız diyalog gözümün önüne geldi.
Hocam ben çocuğu acaba sağ eliyle yazdırabilirmiyim diye tahtaya kaldırdım çocuğun doguştan solak olduğunu anlayıncada geç yerine otur dedim.
Öyle günah diye bir kelime kullanmadım.
Ancak tenefüste yağmur yağdığını görünce çocukları içeri alıp şöyle kraatine göre Fatiha süresini bir okudum.
Çocukların yüzünü bir görecektin.
Hepsi kendinden geçmiş bir şekilde huşu içinde dinlediler.
Eğer siz bunun için beni görevden alacaksanız hemen alın.
Eğer beni birkaç aylık vekil öğretmenlik için kendi ideolojinize diz çoktüreceğinizi sanıyorsanız bu asla mümkün değildir.
Bende gider benim buraya atamamı yaptıran siyasi iradeye bu durumu anlatırım.
Sizde kendinize sınır boylarından bir yer beğenirsiniz.Deyince.
Hemen kuyruğunu kıstırıp.
Ya Ertan Bey sen beni yanlış anladın.
Ben sana daha dikkatli ol demek istedim filan gibi laflar söylemeye başlayınca.
Dahada sinirlenip.
Ne kıvırıyorsun hocam.
Siz hep böylesiniz iste.
Yemeyince tornistan yaparsınız.Dedim.
O günlerde Ferizli bürokrasisi,Kaymakam vekilinden, milli eğitim müdür vekiline ve okul müdürlerine kadar sol ideolojiye mensup kişilerden oluşuyurdu.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ.

Not:Bundan sonraki yazımda."Konuklu köyüne taşımalı sistem başlıyor.
Orada neler yaşadık."onu yazacağım.





23 Kasım 2017 Perşembe

TEŞEKKÜRLER DURSUN ALİ BEY.

           TEŞEKKÜRLER  
    Hepinizin çok yakın takip ettiği gibi Ferizli ilçe-
mizin son on gündür gündemi Dursun Ali Dal'dı.
    Dursun Ali Dal'ın Ferizliye AK Parti ilçe başkanı olarak atanması Ferizli'de infaale sebep olmuş,partinin üç belediye meclis üyesi karar düzeltilmez ise istifa edeceklerini,bir gurup partili ise ilçe teşkilatında basın bildirisi yayınlayarak ithal ilçe başkanı istemediklerini ve kararın düzeltilmesini talep etmişlerdi.
Ferizlinin her sokağında,her caddesinde,esnafında,paza-rında,camisinde ve okulunda bu konu konuşuluyordu.
Bir yazar olarak bizlerde Ferizli kamuoyunun ve AK Partililerin hassasiyetlerini ve bu konudaki görüşlerini siz okurlarımızı iletmeye çalışmıştık.
Bu konuyla ilgili on günde üç adet köşe yazısı yazdık.Bunlar;
-"AK PARTİDE AKIL TUTULMASI"
-"FERİZLİDE HERKES DURSUN ALİ DAL'I KONUŞUYOR."
-"DURSUN ALİ BEY'E ÇAĞRIMDIR.AK PARTİYİ SEVİYORSAN GOREVİ İADE
ET.
Başlıklarindan oluşan köşe yazılarıydı.
Son yazımda Dursun Ali Dal'a şöyle yazmıştım.
"Ak parti'yi seviyorsanız.Ferizli insanına biraz saygın ve sevgin varsa lütfen görevi iade et"
Yine kendisi için;
Ben Dursunali Bey'in bir durum değerlendirmesi yaparak genel merkezden bir telkin beklemeksizin insanları rahatlatıcı bir karar alacağını umuyorum ve bekliyorum."Diye yazmıştım.
Evet!
Dursun Ali Bey o kararı bugün aldı ve AK Parti ilçe başkan adaylığından çekildiğini açıkladı.
Teşekkürler Dursun Ali Bey.
Aldığınız bu kararla tüm kırık kalpleri tamir ettiniz.
İlçe başkanlığından daha önemli bir makam olan insanların gönüllerindeki tahtta oturdunuz.
Ferizliyi rahatlattınız.
Bizede size teşekkür atmek düştü.
Bu olay sadece bir yanlışın düzeltilmesinden ibaret olup,hiç kimsenin biz kazandık diyeceği bir hadise değildir.
Hiçbir şey olmamış gibi geçmiş hadiseleri unutarak yola devam edilmelidir.
Bu hadiseler gelecek adına ders alacağımız sadace bir tecrübeden ibarettir.
Ayrıca Ferizli'ler bu tutumlarıyla demokratik haklarını,itiraz yetilerini,birlikte hareket edebilme kabiliyetlerini geliştirmiş ve istediğini almıştır.
Dursun Ali Bey'den sonra bir teşekkürde Ferizlilere gelsin diyorum.
"Sizin şer zannettiğiniz şeylerde hayır;hayır zannettiğiniz şeylerde de şer olabilir.
Hakkımızda hayırlısı ne ise o olsun,Allah yardımcımız olsun.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ


22 Kasım 2017 Çarşamba

DURSUN ALİ DAL'A ÇAĞRIMDIR. AK PARTİ'Yİ SEVİYORSAN GÖREVİ İADE ET.

  Çok kıymetli okuyucularım!
İnsan olmamız hasebiyle hata ve yanlış yapma güdülerimiz fıtratımızda vardır.
Erdemlik,hata ve yanlışta israr etmemektir.
    Bunları neden yazıyorum?
İlçemize atanan AK Parti ilçe başkanı adayı Dursun Ali Dal'a bir yanlış yaptırılmıştır.
Bu yanlışı yaptıranlarda bellidir.
Herkes şunu merak ediyor ki Dursun Ali Bey gibi biri gözgöre göre bu yanlışa nasıl düşmüştür.
İşte bu noktada kamuoyunda bir yığın görüş var.
Onları şimdilik buraya yazmak istemiyorum.
Gerçi Ferizli kamuoyunda Dursunali Bey'i istemezükcülerin çoğu bu arkadaşın bir proje olduğunu daha şimdiden inanmıs durumda.
Bu yüzden bu güne kadar ekibin içinde bulunan birçok kişide isyan bayrağı açmış durumda.
Bu yanlışı durdurmak için seçildikleri görevlerden istifa eden arkadaşlar var.
Parti kurucuları, mahalle temsilcileri ve delegelerden oluşan bir gurup partili bu yanlışın düzeltilmesi için basın bildirisi yayınlıyor.
Önümüzdeki günlerde daha başka eylemlerin olacağı kesinlikle bu yanlışın kabul edilmeyeceği konuşuluyor.
   Birde bu atamayı yaptıranların çalışması var.
Bunlar ne yapıyorlar?
İlçede oluşan infaali yatıştırmaya,bu infaalin Ankara'ya ulaşmasına engel olmaya çalışıyorlar.
Bunun içinde koltuk deyneklerini kullanıyorlar.
Kim bu koltuk deynekleri?
Süreç içinde kendilerine birçok kişinin gidip,
Ferizli'de şöyle şöyle duyumlar alıyoruz.Böyle birşey olursa hem Ak Parti'ye hemde Ferizli'ye yazık olur denildiğinde.
Orası filanca kişinin bölgesi bizim müdahale etmemiz yanlış olur diyen kişiler.
Bu kişiler şimdilerde yollara düşmüş milleti yatıştırmaya ve istifa edenleri ikna etmeye hatta"Partiye zarar veriyorsunuz"gibi ifadelerle aba altından sopa göstermeye çalışıyorlar.
İlçenin önemli kişilerini dahi devreye sokup sonuç almaya çalışıyorlar.
İnanın insanın aklı karışıyor,hatayı yapan siz,karışamam diyen siz,sonrada gelip yalvarıp iknaya çalışan sizlere soruyorum.
Siz AK Partinin mi sözcüsüsünüz?Yoksa birilerinin emireli koltuk deyneğimisiniz.
Sizin şu ikircikli tavrınızdan millet bıktı ve nefret etti haberiniz olsun.
Kıymetli okuyucularım!
Bir yazar için en zor iş doğruları yazmaktır.
Çünkü bu günlerde güç odaklarına yalakalık yapmak pirim yapıyor.
Yazımı bitirirken İlçe başkan adaylığına atanan Sayın Dursun Ali Dal'a bir çağrıda bulunuyorum.
    ŞAYET AK PARTİ'Yİ SEVİYORSANIZ
FERİZLİ'DE YAŞAYAN İNSANLARA BİRAZ OLSUN SAYGIN VE SEVGİN VARSA LÜTFEN GÖREVİ İADE ET"
    Ferizlinin nabzını iyi tutan biri olarak böyle bir kararla yıkılan tüm gönülleri tamir edeceğinizi ve size karşı oluşan olumsuzlukları sonlandıracağınızı ve AK Parti'nin geleceği adına çok hayırlı bir iş yapmış olacağınızı bilmenizi isterim.
      İki adet milletvekili çıkaran bir ilçenin kendi içinden bir ilçe başkanı çıkaramaması ben Ferizliliyim diyen makami, unvanı ne olursa olsun herkesin ayıbıdır.
Ben Dursunali Bey'in bir durum değerlendirmesi yaparak genel merkezden bir telkin beklemeksizin insanları rahatlatıcı bir karar alacağını umuyorum ve bekliyorum.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ



18 Kasım 2017 Cumartesi

FERİZLİ'DE HERKES DURSUNALİ DAL'I KONUŞUYOR.

  Son günlerde Ferizli ilçemizin bir numaralı gündemi AK Parti ilçe başkan adayı diye gösterilen Dursun Ali Dal.
  Neden bu kadar gündem oldu derseniz?
Ferizli'de ikamet etmeyen birinin sadece Belediye Başkanı Ahmet Soğuk istedi diye Ferizli'ye ilçe başkanı olacak olması.
   İnanın o kadar çok şey konuşuluyorki hangisini yazacağımı bilemiyorum.
   Mesela sayın Dal'ın bilinenin aksine Ferizli'de epeyce bir kök saldığı konuşuluyor.
   Üç yıldan fazla bir süre Belediyede geçici görevle koordinatörlük yapan bu arkadaşın başkanla ilgili ortaya atılan birçok iddia ile ilgili akıl hocalığı yaptığı, taktikler verdiği söyleniyor.
Dursun Ali Bey'i tanımayanlar.
"Bana arkadaşını söyle,sana kim olduğunu söyleyeyim" sözünden hareketle onu tanımaya çalışıyor.
Ferizli halkı DursunAli Bey'i sorup soruştururken bakın nelerle karşılaşıyormuş.
   Genel seçimler öncesi yapılan  asfalt ihalesini,normal değerlerin iki katı daha pahalı yaptırdığı ve özel idarede görevliyken tanışık olduğu bir firmadan aldırdığını
    -Mısırlık gölü mevkinde hukuksuz bir şekilde torf arama ihalesiyle torf rezervinin tesbiti (Tahmini rezerv 200 trilyon civarında olduğu söyleniyor)ve bu torfun buradan harfiyat muamelesi görerek çıkartılması için o bölgede GÖLPARK projesinin yapılması çalışmalarına öncülük ettiğini.
Ferizli Belediyesine katılan mahallelerde yaptırılan halihazır imar planlarının ihale ile değilde, doğrudan temin yoluyla yaptırarak belediye kasasından çok daha fazla paranın çıkmasına sebep olduğu
      -Sayın Dal'ın İstanbul'da bir hafta sonu iki gün kaldığı beş yıldızlı bir otelin 1036 tl ücretini belediye kasasından ötettirdiği.
        -Belediye koordinatörü olarak bindiği aracın bir yılda 5 ton yakıt harcadığı,
         -Son olarak sayın Dal'ın yakın çevresine "Ferizli'nin rantı çok ben burdan gitmem"dediği konuşulan konular arasında.
    Az daha unutuyordum Dursunali Bey'in aslında geçici bir ilçe başkanı olacağı,asıl hedefinin yeni kurulacak OSB'ye müdür atanacağı,bu sağlanamaz ise Ferizli'ye Belediye Başkanı yapılacağı konuşulan konular arasında.
Şimdi içinizden bu kadarıda olmaz dediginizi duyar gibiyim.
Eğer siz yanlışlara ses çıkarmaz, gerekli itirazı zamanında yapmaziseniz.
Sıradaki yanlışın yapılmasına zemin hazırlamış olursunuz.
Birde benim şu tesbitimi sizlerle paylaşmak isterim.
Ferizli AK Part'de olur dediğiniz seyler olmaz,
Olamaz,imkansız dediğiniz şeyler olur.
Şöyle geriye doğru hafızanızı bir yoklayın bunun böyle olduğunu sizde göreceksiniz.
     Siz okurlarımın şunu bilmesini isterimki yukarıda belirtilen hususlar benim fikirlerim değil,tamamen Ferizli'li vatandaşlardan duyduğumuz ve istihbarat ettiğimiz kamuoyunda konuşulan bilgilerdir.
Bu bilgileri bir yazar ve gazeteci olarak gündeme taşımak bizim görevimiz.
Bu iddiaları cevaplandıracak olan ise müstakbel ilçe başkanı adayı Sayın Dursun Ali Dal'dır.
Eğer bu konularla ilgili cevap hakkı kullanmak isterse bu imkanı sitemizde her zaman bulabilir.
Dikkat ettiyseniz İlçe başkanı diye yazmadım.
Tabi ki onunda bir nedeni var.
Birincisi ikamesinin bile olmadığı bir ilçeye ilçe başkanı olmaya çalıştığı için,
İkinciside siyasette gün doğmadan neler doğar.
Merhum Demirel"Siyasette 24 saat çok uzun bir süredir"demişti.
Birşeyler mi olacak?
Bekleyip göreceğiz.
Yeterki Ferizli kamuoyu direnmeye ve dik durmaya devam etsin.
İnsanların öyle bir çorba ile ikna edileceğini sananlar yanıldıklarını görecek.
Gerçi son yıllarda çorbacılarda çoğaldı ama,Ferizli'de sağduyulu insanların bu çorbacılardan katbekat fazla olduğunuda söylemem lazım.
21 gün kaldı.
Bekleyip görelim.
Sonunda mutlaka hayırlısı olacak.
Kalın sağlıcakla.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
        Ertan Cimbat
SAKARYA AHBAR İNTERNET
            GAZETESİ