ÇORBA KAYNIYOR
Kıymetli okuyucularım geçmişte eğitimde çekilen sıkıntıları birkaç yazıdır dile getirmeye devam ediyorum.Bir itirafta bulunmam gerekirse bu yazılarımı okuyan üçyüz beşyüz kişiyi geçmiyor.
Ama siyasi bir yazı yazdığımda okur sayısı hep bin kişinin üzerinde oluyor.
Ancak bu tip yazılarıda arasıra gündeme getirmeye devam edecegim.
Bu bilgiyi paylaştıktan sonra yazı dizimize devam edelim.
Konuklu köyünde şimdiki adı Abdürrezzak)velilerimizinde desteğiyle ilk çorbayı kaynatıp ögrencilere dağıttık.
Öğrencilerimizin hem karnı doydu, hemde yüzü güldü.
Birkaç gün sonra okulda yemek pişirdiğimizi bilen ve duyan veliler okula çocuklarla patates,soğan,kuru fasulye gibi yiyecekler göndermeye başladılar.
Bizde Ferizliden esnaflardan yemek için alış veriş yaparken durumu kendilerine anlattığımızda Mesela Ali Demirbaş abimiz Hocam yemek için ne gerekiyorsa alabilirsin çocuklara bizimde bir katkımımız olsun derken on kiloluk ayciçek yağınıda bana doğru ittirip al hocam al diyordu.
Kartal kasap'tan her hafta ikişer kilodan dört kilo et almaya başlamıştımki oda ikişer kiloda benden olsun diyerek dörder kilo et veriyordu.
Sizin anlayacağınız bizim çorba diye başladığımız yemek işi bereketlenip günde üç çeşide,haftada en az iki defa etli yemeğe, ve Konuklu'lu ihtiyaç sahibi ve evi okula uzak ögrencileride kapsayacak şekilde devam etti.
Bu çalışmamızla Türkiye'de taşımalı sistemde ögrencilere öğle yemeği veren tek okul olmuştuk.
Daha sonra Sakarya milletvekili okul arkadaşım Refah partisi milletvekili Nezir Aydın'a durumu anlatıp bunun devletimiz tarafından organize edilmesi gerektiğini söyleyince,
Nezir Bey bugün hâla devam eden Sosyal yardımlaşma fonundan bunun karşılanmasını sağlamıştı.
Emeği geçen herkesten ve devletimizden Allah razı olsun.
Konuklu'ya taşınınca yemek sorunu gibi birde sınıf sorunu çıkmıstı.
Okulun dört sınıfı vardı.
Okul bahçesinde bulunan bir binanın altını sınıfa çevrilerek bir sınıf daha oluşturmuştuk.
Birgün Muhtar Ibrahim Önay'la muhabbet ederken köyün stokta bayağı bir parası olduğunu bu parayla ne yapsam acaba diye düşündüğünü bana sorunca,
Abi okula ek bir sınıf yapalım.
Görüyorsun sınıfa ihtiyaç var dedim.
Allah rahmet eylesin hemen kabul edip çalışmalara başladık.
Çok kısa bir sürede bir sınıf ve bir ögretmenler odasını okula ilave ettik.
Biz vekil öğretmen olduğumuz için sene sonunda görevimiz bitiyordu ve bitti.
Üç yıl sonra Konuklu'da tekrar öğretmen açığı olup vekil öğretmene ihtiyaç olunca, Muhtar İbrahim Önay köyden 150 kişiden imza toplayıp milli eğitime getirmiş biz Ertan Cimbat'ı vekil öğretmen istiyoruz.Demiş.
Milli eğitim ve Kaymakam bu talebi dikkate alarak Konukluya tekrar öğretmen atanmamı sağladı.
Sevgili okuyucularım aslında bu manada daha yazacak çok şeyimiz var.
Zorunlu olarak bu yazı dizisini kesmek zorundayım.
Çünkü köyüne böyle emek verdiğimiz biri bu günlerde bir gazeteye raportaj verip şahsımı haydutlukla,korsanlıkla suçlamış.
Ona acil bir cevap yazmam gerekiyor.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder