8 Mayıs 2019 Çarşamba

EKREM İMAMOĞLUNUN DİLİNE DİKKAT

        Ekrem İmamoğlu
   31 Mart seçimlerinde büyük sürpriz yaparak Millet ittifakının Chp kanadının İstanbul Belediye başkanı adayı oldu.
Hiç kimsenin beklemediği bir başarıyı yakaladı.
Ortaya koyduğu tarz ve politikalar halkta karşılık buldu.
Bir defa halk tipi ve halktan yana bir görüntü çizdi.
O kadar doğrucu davrandı ki, halka güven verdi ve halkı kendisine inandırdı.
Genel başkan dahil, keskin dilli Chp lileri oyuna hiç sokmadı.
Trabzon doğumlu olması, karadenizlilerde bulunan hemşerumuz ve bizim uşak hasletlerinden yararlanmasını çok iyi bildi.
En önemli söylemi "Ben dilimi iyi kullanacağım;kimseyi ķırmayacağım,kimseyi aşağılamayacağım ve kimseyi ötekilestirmeyeceğim"oldu.
Her kesime net mesajlar verdi.
Muhafazakarlara,gidip Eyüp Sultan Cami'de namaz kılıp Kur'an okuyarak.
Karadenizlilere,çarşıda pazarda karşılaştığı yaşlı teyzelere karadeniz şivesiyle konuşarak,
Kürtlere,haklı davanızda yanınızdayım diyerek.
Kısaca Atatürkcülere,azınlıklara,faodal yapılara heryere mesaj verip destek istedi ve bunu büyük ölçüde başardı.
       Tartışmalı bir şekilde seçimi kazanarak mazbatayı aldı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına oturdu.
Atalarımız ne demiş,
"İştir kişinin ayinası lafa bakılmaz"
Herkesin icraatlarını merakla beklediği bizim İmamın oğlunun ilk icraatı ne oldu dersiniz?
Belediyedeki tüm gizli belgeleri kopyalamak oldu.
Allah'tan dikkatli bir çalışan tarafından fark edilince bu işlem gerçekleşemedi.
Diğer bir icraatı bir papazla katıldığı denizden haç çıkarma yortusu törenlerine en önde safta katılım sağlamasıydı.
Başka,
Sultan Ahmet Camisinde her yil yapılan dini kitap fuarını yasakladı.
Yine her Ramazanda tanınmış hocaların İstanbul'un çeşitli meydanlarında verdikleri iftarlı halk sohbetlerine yasak getirmesi.
Bence en önemlisi, terör örgütü kapsamında yargılanan Selahattin Demirtaş için,
Taktir ettiğim ve yolunu ve çizgisini beğendiğim birisidir, diyerek hangi yolda olduğunu net bir şekilde ortaya koyması.
Hele seçimleri kazanınca o yunan gazetelerinin sevinç çığlıkları yok mu...?
    Evet şimdi seçim iptal oldu, başa dönüldü.
Dün akşam yine televizyonda dile vurgu yapıyor,yine aynı numaralar.
Hay senin dilini eşek arısı soksun iyi mi?
Ben dile mile bakmam kardeşim icraata bakarım.
Siz hiçbir zaman samimi olmadınız.
Seçimden önce başka, seçimden sonra başka oldunuz.
    Hangi dili kullanirsan kullan,sizin seçilmenize, Pkk,Feto ve yunanlılar seviniyorsa,sizin seçilmeniz bizi üzer arkadaş.
İnşallah bu 23 Haziranda ki seçimlerde yunan gazeteciler degil, biz türk gazeteciler seviniriz.
NOT:Şu iki yasanmış hadiseye dikkatinizi çekiyorum.
Suudi Arabistanda birlikte hac yaptığımız Trabzonlu bir arkadaşım ben türk değilim Rum'um ama müslüman rumum demişti.
Yine Trabzon Çaykara nufusuna kayıtlı başka bir ilde ikamet eden bir arkadaşa.
Niçin nufus kütüğünü buraya almıyorsun dediğimde.
Bizim nufusumuz Çaykara'da hep kalacak çünkü bir gün orada Rum imparatorluğu tekrar kurulacak ve biz o zaman oraya doneceğiz" demişti.
Demek ki bu Yunan gazeteciler birşeyler biliyorlar.
Ey müslüman türk milleti!
Görüyorsun herkesin bir ideali bir hesabı var.
Kimin peşinden sürükleniyorsun?
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
Sakarya Ahbar Internet Gazetesi.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder