26 Aralık 2021 Pazar

ARALIK AYINDAN KORKUYORUM.DURMUŞ YILMAZ'A ACIYORUM.



    Son yıllarda ülkemizde öyle acayiplikler  oluyor ki gerçeklerimi  yaşıyoruz;yoksa hayel mi görüyoruz  bir anlam veremiyoruz.
Hele şu Aralık ayı geldimi inanın korkuyorum.
Nasıl korkmayayım ki sanki Türkiye'yi yıkmak isteyenler özellikle bu ayda harekete geçiyor.
     Fetönun meşhur 17-25 Aralık yargı  darbesi bu ayda yapıldı.Ancak reis tarafından püskürtüldü.
     Yine bu yıl aralık ayında dolar kuru üzerinden yapılan manipilasyonla doları 18 liranın üzerine çıkarıp buna parelel olarak fiyatlari yüzde yüz oranında artırarak vatandaşın hükümetten umudunu kesmeye çalıştılar.
Bundada epeyce başarılı olmuşlardı ki, bir maliye bakanı değişimiyle Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan yeni bir programla bir gecede  dolar 18 liradan, 10 liraya kadar çakıldı.
     İnanın bu durum nasıl oldu, kimse anlayamadı.Kim bu formülü üretip ortaya koydu o da belli değil.
Kısaca Reis her zamanki gibi herkesi ters köşe yaptı.
Ne de olsa o eski bir futbolcuydu.
      Ya eski bir Merkez Bankası Başkanı olan,belkide geleceğin maliye bakanı gözüyle bakılan İYİ Parti milletvekili Durmuş Yılmaz ne yaptı.
Doların 18 liradan bir gecenin sabahında 10 liraya düştüğünü görüp iktidar olamayacakları kaygısı ve maliye bakanlığının suya düştüğünü anlayınca " Bu fiyatlar tam dolar alma pozisyonudur" diyerek piyasayı dolar yönünde manipüle etmeye çalıştı.
Ama tüm bu girişmler fayda vermemiş ortaya konulan program halk tarafından benimsenmiş ve dolardan kaçış ve türk lirasına yöneliş başlamıştır.
     Şu Durmuş Yılmaz'ın Reis tarafından Merkez Bankası Başkanlığına getirildiğinde, Onun için yazılan çizilenleri helede Ertuğrul Özkök'ün köşesinde onu alaya alarak ayakabısını çıkarıpta eve girmesi ve ayakkabısının gazetelerde ifşa edilmesini kızarak takip etmiştik.
Malesef görülüyor ki Durmuş Yılmaz şimdi onlara hizmet ediyor.Onlardan biri.
Ben Durmuş Yılmaz'a kızmıyorum, sadece acıyorum.
    Artık şu birkaç günü kalan Aralık ayı da bitsin artık.
Çünkü bu aydan korkuyorum.
     Yeni yılın ülkemize huzur ve mutluluk getirmesini, musibetlerden beri olmasını Allah'tan niyaz ediyorum.
Sayılarımla.
Allah'a emanet olunuz.





22 Aralık 2021 Çarşamba

FERİZLİ'DE YILIN EN LERİ ÇOK BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ..



    Sakarya Ahbar İnternet gazetesi benim güncel köşe yazılarımı yazdığım bir blog sitedir.
Facebookta bir guruptada burada yazdığım yazıları paylaşıyorum.(sakaryaahbar ertan cimbat'ın köşe yazıları)
Tabiki Google'de SAKARYA AHBAR yazarakta siteye ulaşılabiliyor.
     Bu güne kadar binin üzerinde köşe yazısı yazdım.
Yazılarımı takip eden birçok okurum oluştu.
Bazı okurlarım yılın başarılı isimlerini bulup yayınlamamı istendi.
Her ne kadar bu iş yazılı görsel basının işi olsada bu manada bir çalışma yapıp, adaletli bir şekilde sekiz katagoride 2021 yılının Ferizli'deki en başarılı isimlerini seçmeye çalıştık.
Aldığımız olumlu tepkilerden seçimleri doğruya yakın ve isabetli yaptığımız kanaatindeyim.
     İlk defa gerçekleştirdiğimiz bu çalışmada ilçemizdeki başarılı arkadaşların şevkini artırıp,gelecek nesillere örnek teşkil etmelerini  sağlamayı amaçladık.
Birkaç katagoride gerçekten zorlansakda sonuca ulaşmada zorlanmadık.
Genel olarak belirlenen arkadaşları toplumumuzda doğruladı.
   Bu vesileyle Yılın sporcusu dalında İsmail BEKAR'ı
Yılın Eğitimcisi dalında,Ali HARBİ'yi
Yılın Sivil Toplum Örgütü  Başkanı dalında, Bahattin PAŞALI'yı.
Yılın habercisi dalında Sefa YILDIZ'ı
Yılın Muhtarı dalında Selahattin GÜNDOĞDU'yu,
Yılın İş İnsanı dalında, Burhan AYDOĞAN'ı,
Yılın Bürokratı dalında, BEDRİSİNAN YAZICI'yı,
Yılın Siyasetcisi dalında, Enes KAŞKAŞ'ı tebrik ediyor, başarılar diliyorum.
Yorumları ve beğenileriyle seçilen arkadaşlara destek olan siz okurlarımıza teşekkür ediyorum.
İlçemize hayırlı olsun.
Allah'a emanet olun.
Saygılarımla.



  
 

17 Aralık 2021 Cuma

TEŞEKKÜRLER REİS





  Son birkaç gündür Türkiye asgari ücrete kilitlenmiş, yapılacak açıklamayı bekliyordu.
  Sosyal medyada ve Tv lerde yapılan yorumlara baktığımızda kimse böyle bir zam yapılacağını aklının ucundan bile geçirmiyordu.
Ben bile en iyimser 3750 olabileceğini düşünüyordum.
Böyle bir zammın alt seviye gelir guruplarından olan asgari ücretli için iyi olacağını düşünüyordum.
Hükümetin bu kadar parayı bu zor zamanda nasıl vereceğini düşündüm.
Hepimizin evde, işte, şirkette zor zamanları olmuyor mu?
Ne yapıyoruz o zaman?
Torbanın ağzını sıkıyoruz.
Tasarruf yapıyoruz.
Az sabır biraz idareli gidelim diyoruz.
Harcamaları kısıyoruz.
     Dün Reis külliyede işci ve işveren temsilcileriyle kameralar karşısına geçince yukarıda tahmin ettiğim bir fiyat açıklayacağını düşündüm.
Ancak Cumhurbaşkanı herkesi ters köşe yaptı ve asgari ücreti %50 artırıp 4.253  lira olarak açıkladı.
Ben asgari ücretli çalışan biri değilim. Ama asgari ücretliden belki daha çok sevindim.
Ülkemin insanının yüzü güleceği için onların mutlu olacağı için sevindim.
    Birşey daha dikkatimi çekti.
Parayı veren işverende mutlu, işci sendikaları da mutlu, hükümet mutlu,asgari ücretle çalışanlarda mutlu kısaca herkes memnun herkes mutlu.
İşte Türkiye'nin özlediği tablo.Zor zamanda herkes taşın altına sadece elini değil gövdesini koyuyor.
    Senden Allah razı olsun Reis.Milletin yüzünü güldürdün Allah'ta senin yüzünü güldürsün.
Bir defa daha milletimiz"Yaparsa reis yapar,çözerse reis çözer"beklentisini boşa çıkarmadın.
İktidarlar gelip geçicidir,bu hareketinle milletten aldığın dua sana yeter.
Yolun açık olsun.
Allah seni başımızdan eksik etmesin.
Kalın sağlıcakla.
Allah'a emanet olun.
Saygılarımla.



8 Aralık 2021 Çarşamba

FERİZLİ'DE KAPALIPAZAR MUAMMASI


    Kapalıpazar yeri yıllardır Ferizli ilçemizin kanayan bir yarasıydı.
Tüm ilçelerde kapalıpazar yeri yapılıp hizmet verirken malesef Ferizli'de yoktu.
Yeni seçilen Ferizli Belediye Başkanı İsmail Gündoğdu'da bu durumu tesbit etmişki daha belediye başkanı seçilmeden çıktığı bir tv programında seçilir seçilmez ilk işimiz kapalı pazar yerini yapmak olacaktır diyerek, 2019 yılı bitmeden kapalı pazar yerini bitirip hizmete sokacağız demişti.
Malesef herşey denildiği gibi olmadı.2021'in hemen başında temeli atılan pazaryerinin açılış tarihi üç ay sonraya 31 Mart 2021 tarihine verildi.
O günlerde bir köşe yazısı yazarak başkana destek verip çalışmalarına katkı vermiştik.
Hızla başlayan inşaat çalışmaları % 90 seviyelerine geldiğinde birden inşaat duruverdi.
Tam dokuz aydır da duruyor.
Kimi mütaahhit iflas etti diyor,kimi demire ve inşaat malzemelerine gelen zam dolayısıyla iş bitmedi diyor.
Sizin anlayacağınız her kafadan bir ses çıkıyor.
Belediyeden aldığımız bilgiler ise belli bir bekleme süresi olduğu ve bunun beklendiği şeklindeydi.Herhalde o sürede doldu.
Ne olursa olsun tüm bu gecikmelerden başkan ve ekibi sorumlu,
2019 sonunda bitecek dediği, söz verdiği pazaryeri 2022 yılı geldi hâla faliyete geçemedi.
Yok şöyle oldu,böyle oldu.Yan yattı, çamura battı vatandaş bunlara bakmaz. Ağızdan çıkan söze ve sonuca bakar.
Eğer skorbortda Bir yazıyorsa tamamdır.Ama hala sıfır yazıyorsa kimse vatandaşa birşey anlatmasın.
Sonuçta daha önce yazdığım köşe yazısındaki övgülerle bizde mahcup olduk.
Bunun için siz okurlarımdan özür diliyorum.

     Bu hafta pazara ben çıktım.
Tam pazara girdim ki yağmur başladı.Önümde giden bir vatandaşın başına brandalarda biriken yağmur suyu döküldü.
Adam sırılsıklam oldu.
Bizler artık bu ilkel çadır pazarlarından modern kapalıpazar yerlerine geçmek istiyoruz.

Bu yüzden daha fazla keyfekeder beklemeye tahammülümüz yok.
Gerekirse Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte çalışarak kalan eksikler tamamlanıp kapalı pazar yeri çok acil olarak hizmete açılmalıdır.
Yönetici arkadaşlar kusura bakmasın ama sanki böyle bir boşvermişlik gözlemliyorum.
Ferizli'nin meseleleri dert edinilmiyor.
Yıllar geçiyor ama Ferizli yerinde sayıyor.
Ferizli'nin yapılacak daha çok eksiği var çoooook.
Önümüzdeki günlerde o eksikleride yazarız.
Şimdi şu kapalıpazar işine hep birlikte sarılalım.
İnşallah önümüzdeki 31 Marta biter...
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.


1 Aralık 2021 Çarşamba

AYAĞI ÇAMURA DEĞEN,TERLİ YANAK ÖPEN VAR MI?



    Çok kıymetli okuyucularım yazıma başlarken sizlerle bir hususu paylaşmak isterim.
Pandemi sürecine girdiğimiz yaklaşık iki yıldır yazılarımı epeyce azaltmıştım.Ancak okurlarımın daha fazla yazı yazmamı istediğinide biliyordum.Bundan sonra yazılarımı daha sıklıkla yazacağımı siz okurlarıma duyurmak isterim.
   Eskiden siyaset daha çok vatandaşın ayağına gidilerek yapılırdı.Aşağıdan yukarıya,yukarıdan aşağıya belli bir silsilede yapılırdı.
Daha çok köy kahvelerinde,partili konuşmacılar çıkıp partilerinin programını iktidara geldiklerinde neyi sasıl yapacaklarını,iktidardaki partinin yapmadıklarını,eksikliklerini bir bir anlatır vatandaştan gelen sorularıda sabırla cevaplarlardı.İktidar partileri ise yaptıkları hizmetleri anlatır sıradaki yapacakları hizmetleri anlatırlardı.
Tabi o günlar böyle güzel yollar olmadığı için arabanın çamura saplandığı yerlerden öteye köýe yayan ulaşılırdı.
Siyasetcileri herkes tanırdı.Şehre inildiğinde makamlara çıkıldığında siyasetci ve vatandaş sarmaş dolaş birbirini kucaklardı.Aralarında  samimiyet  her zaman içten ve  devamlıydı.Asla yapmacık değildi.
    Şimdilerde siyaset sadece seçim zamanları o da bir defa köylere çıkıyor.Sadece bir tokalaşma merasiminden sonra birer çay içilip köyden ayrılınıyor.
Kim gelmiş kim gitmiş kimse anlayamıyor bile, çıkıp partilerinin politikalarını anlatacak bir Allah'ın kulu bile yok.Nasıl olsa liderler televizyondan sanal medyadan anlatıyorlarya, gerekte yok zaten.
Gerçi  Partiler bir yerlere adam seçerken vatandaşa sormuyor ki, yukarıdan atayıp görevlendiriyor.
Onun için mesele yukarılara şirin görünmek...
Bunun için toplantılar medyatık olmalı ses getirmeli.
Dağın başında yaptığın toplantıyı kim duyacak ki,
AmaAdapadarın'da,Erenler'de,Serdivan'da buralarda açmazsa... Sapanca'da,Taraklı'da en lüx otellerde yapılan toplantılar her zaman Angara'dan duyulur.
Zannedilir ki parti çalışıyor.Ama gel gör ki otel lobilerine ve salonlara hapsedilen teşkilat çalışmaları yüzünden bugün hiç kimse yöneticileri tanımıyor.Bırak vatandaşı bir partinin ilçe yöneticisini arayıp il yönetim kurulu üyesi yirmi kişinin ismini say densin,sayamaz.Eğer sayabilirse bende özür dilemeye hazırım.Neden sayamaz?İşte bu elit siyaset yüzünden.Eskiden ise degil yöneticilerin ismini saymak vatandaş yöneticinin ana ve  baba ismini de bilir,tanırdı.
     Rahmetli Anap'lı bakan İmren Aykut,Rahmetli Mesut Yılmaz ve Yıldırım Akbulut'un Anavatan Partisi Genel Başkanlığı yarışında Mesut Yılmaz'ı desteklemiş ve şu tarihe gececek cümleleri söylemiştir.
"Ben adaylık yarışında Mesut Yılmaz'ı destekliyorum.Ancak ondan lider olmaz.Çünkü onun ayağı ne bir çamura değmiştir, ne de bir terli yanak öpmüştür diyerek siyasetin ve liderliğin bir taban hareketi ve sevgisi olduğunu belirtmiştir.
Son söz olarak şunu diyebilirim ki her koşulda vatandaşın yanında yüzyüze siyaset yapanlar kazanacak,internet üzerinden zoom yaparak siyaset yapanlar,siyaseti otellere ve salonlara hapsedenler kaybedecektir.
Allah'a emanet olun.
Saygılarımla.



28 Kasım 2021 Pazar

FERİZLİ'NİN MERKEZİ AKŞAM EZANIYLA KARANLIĞA BÜRÜNÜYOR.

 
    Ferizli ilçe merkezi Fevzi Çakmak caddesinden oluşuyor.

Bu cadde rahmetli Aziz Duran'ın Büyükşehir Belediye Başkanlığında Hüseyin Kaşkaş'ın Ferizli belediye başkanı olduğu dönemde kilitli parke olarak yapıldı.Kaldırımlarda kilitli parka olarak yapılmış renkli kilitli parke kullanılarak güzel bir estetik oluşmuştu.Ayrıca ağaçlandırma,çöp kovaları kaldırım kenarına dizilen dubalar ve çift taraflı ışıklandırma ile gerçekten o günün şartlarında ilçenin çehresi değişmişti.

   Aradan onbeş yıl geçti.Bu cadde üzerinde doğalgaz çalışmaları,altyapı gibi çalışmalar bu caddenin yeniden yapılmasını gerekli kılmıştı.

Bu dönem başkan seçilen Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve Ferizli Belediye Başkanı olan İsmail Gündoğdu bu caddeyi tekrar yaptılar.

Yaptılar ama kilitli parkeyi kaldırıp pardon kaldırmayıp üzerine asfalt döktüler, yaya yollarını betonlayıp,üzerine kırmızı bir boya serptiler, ağaçların büyük bir kısmını kestiler.En kötüsüde çift taraflı ışıklandırmayı tek taraflı ve ışıtmayan lambalar takarak yaptılar.Ayrıca caddede çift taraflı park serbestisi getirdiler.Ben Büyükşehir Belediyesinin Ferizliye yaptığı bu projenin heryönüyle üçüncü sınıf bir proje olduğunu iddia etmiştim.

Geldiğimiz noktada, Malesef Ferizli'nin merkezi gündüzleri açık oto pazarı görüntüsünde araç park rezaleti,geceleride akşam ezanıyla birlikte karanlığa ve sessizliğe bürünen ızsız bir şehir oldu.

Ne ticaret,ne insan sirkilasyonu hiçbir şey yok.Esnaf müzdarip sıkıntısını bize anlatıyor.Her geçen gün dahada kötüye gidiyor.Gündüzleri araç yoğunluğundan,geceleride karanlıktan ürken insanlar adeta merkezden kaçıyor.Tabi ilçe esnafıda erkenden dükkanı kapatıp evine gidiyor.

Ferizli bu hal üzere devam ederse geleceğide karanlık gibi.

Benim tavsiyem Ferizli merkezi çok acele çift taraflı ışıklandırılmalı.lambaların voltajı yükseltilmeli.

Esnaflara ışıklı tabela yaptırmaları telkin edilip gerekirse tabela vergisi alınmamalı.

Bu pandemi sürecinde iyice karamsarlığa düşen halkı birde siz karanlığa mahkum etmeyin.Çare üretin.

Allah'a emanet olunuz.

Aydınlık geceler dileğiyle.

Saygılarımla.

18 Kasım 2021 Perşembe

H E L A L L E Ş M E


   
   Helalleşme,dini bir terim.

Müslümanların birbirine geçen kul hakları için birbirinden ölmeden önce haklarını helâl etmelerini istemeleri işlemidir.

      Durup dururken CHP lideri Kemal Kılıçtaroğlu ortaya çıkıp isim isim saydığı bazı guruplarla helalleşeceğini söyledi.Hatta bazılarına yanlış yaptıklarını açık açık dile getirdi.

Bu helalleşme dini bir helalleşme mi?,yoksa siyasi bir helâlleşme mi? ben tam anlayamadım.Çünkü Sayın Kılıçtaroğlunun dini noktada bir değişim gösterdiğini ben şahit olmadım.En azından Camide, cemeatte pek göremiyoruz.O zaman buna siyasi bir helalleşme diyebiliriz.Gerçi onun adı helalleşme değil özür dileme ya da barış girişimi olur.

Kılıçtaroğlu kimlerden özür dileyip barışacaklarını tek tek sıraladı.

       Özellikle 28 Şubat sürecinde madur olan baş örtülü kızlardan tutunda,ikna odalarına alınan kızlara,bir sağdan bir soldan deyip idam edilen insanların yakınları Sivas Madımak'tan, Kahramanmaraş olayları madurlarına ve ergenekondan içerde tutulan komutanlardan,Diyarbakır cezaevi mahkumlarına uzun bir liste saydı.

Tüm bunların CHP ile,yahut kılıçtaroğluyla ne alakası var ki?Biz hep var diyorduk ama şimdi en yetkili ağızdan bu kabul ediliyor.Çünkü bu saydığı zulüm güren insanlar çoğu darbelerde ve askeri vesayet dönemlerinde oldu.Bizim neslimiz bu durumları bizzat gözlerimizle gördük.

  Demek ki neymiş? Bu güne kadar CHP darbecilere ve askeri  vesayet sistemine hatta profakatörlere bile destek oluyormuş.Zaten Kılıçtaroğlu "Bizimde çok hatalarımız oldu" diyerek bu durumu açıkça itiraf ediyor.

    Bu açıklamayla Kılıçtaroğlu siyaseten bir kazanç elde etmeyi düşünürken,bırak helalleşmeyi(barış girişimini)kimseye yaranamadı.Bir defa kendi partisinden, eski milletvekillerinden çok sert eleştiriler geldi.Bu bahsettiğin konuları Chp mi yaptı ki helalleşeceksin?Askeri cuntanın yaptığı şeyleri neden Chp'ye mal ediyorsun deyip Kılıçtaroğlunu topa tutuyorlar.

Ya sol cenahtaki yazarlar.Ne barışı,ne helâlleşmesi başörtülüyle niye helalleşecekmişiz? diye sorup? kafayı sıyırıyorlar..

Ya helalleşeceğim dediği kitleler ne diyor."Sakın ha, sana ve Chp'ye asla hakkımızı helâl etmiyoruz etiketleri yayınlıyorlar.Git önce şehit bacısıyla, anasıyla helalleş diye Kılıçtaroğluna yol gösteriyorlar.

     Benim anladığım şu ki Kılıçtaroğlu'na kimse inanmıyor.Her zamanki gibi bu siyasi rant girişimiylede yine ortada kaldı.

     Bence Kılıçtaroğlu bu güne kadar yalan, dolan ve hameset projeleriyle getirdiği millet ittifakını artık bir arada tutamıyor.Dağılmasından korkuyor.Bu yüzden hergün yeni bir gündem oluşturması gerekiyor.

Görülüyorki hükümet ne kadar zorlanırsa zorlansın bir erken seçim yapmadığı sürece karşısındaki ittifakın dik durabilmesi mümkün gürünmüyor.

Kılıçtaroğlunun bu siyasi helalleşme taktiğini reddediyorum.

Asla CHP'ye ve Kılıçtaroğlu'na hakkımı helal etmiyorum.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.


3 Kasım 2021 Çarşamba

HALKIN YANINDA HALK TİPİ BİR KAYMAKAM

    Ferizli 1991 yılında ilçe olduğundan bu yana ilçemize birçok kaymakam gelip görev yaptı.
Tabi bu kaymakamlarımız ilçemizde görev yaptıkları süre içersinde Ferizlimize birşeyler katmaya çalıştılar.
Hepsinden Allah razı olsun.
   Bir ay önce ilçemize yeni bir kaymakam atandı.
Biraz gecikmeli olarak gittim hoşgeldin ziyaretine.
Nedeni ise;şöyle ilçeyi biraz tanısın intibalar edinsin diye bekledim.
    Gerçi bu zaman içersinde bir gazeteci olarak kendisini çeşitli kaynaklardan takip ederek bende bir intiba oluşturmaya çalıştım.
Genelde mülkiyeciler ve askerler soğuk ve ciddi duruşlu insanlardır.
Sırf devleti temsil ediyorum gerekçesiyle şehit olan askerinin cenaze namazına katılmayan yıldızlı generaller gördük biz.
Nedendir bilinmez cuma namazını en kıyı köşe mahalle camilerinde kılan kalabalıklardan uzak duran kaymakamlarda gördük.
Tabi hiç cami ile cemaatle işi olmayanlarda geldi geçti.
Devletle millet arasında köprü olması gereken devlet erkanını hep devletin yanında milletten uzak olarak gördük.
     Ferizli ilçemize atanan yeni kaymakamımız Hasan Balcı göreve başlar başlamaz herhafta ilçe pazarında yapılan esnaf duasına katılıp esnaflara hayırlı işler dileyerek göreve başladı. Kaymakamlığa bağlı dairelerde denetimler,personelin çalışma disiplini...
Mahallelerde muhtarlıkları ziyaret edip yaşlıları, şehit yakınlarını, gazileri bizzat evinde ziyaret ediyor,gittiği mahallelerde okulları, camileri hatta köy tuvaletlerine kadar denetimler yapıp eksik ve aksaklıklar konusunda ilgilileri uyarıyor...
Her hafta bir camide yapılan sabah namazı buluşmalarına ilçe müftüsüyle birlikte katılarak hep halkın içinde hep halkla birlikte...
     Birkaç gün önce Kaymakam Bey'le yüzyüze bir görüşme yapmak için randevu talep ettim.Yarım saat içinde talebime cevap verip beni kabul etti.
Hoşbeşten, kendimi tanıttıktan sonra ilçeyi nasıl buldunuz? diye sordum.
Ferizli çok dinamik bir ilçe,gelecek beş on yıl içinde nufus olarak elli binleri,yirmi yıl gibi bir sürede ise yüz binleri bulacak bir potansiyele sahip.
Bizim görevimiz idari ve fiziki olarak bu potansiyele ilçeyi hazırlamak olacaktır.dedi.
Bu cevabıyla soracağım herşeyin cevabını vermiş oldu.
Sizi geldiğinizden bu yana takip ediyorum alışılmışın dışında bir hareket tarzınız var,dediğimde.
"Herkesin bir yoğurt yiyiş tarzı var,bizimkisi böyle,"diyor.
Burada konuştuğumuz konuları tek tek yazmaktansa, şunu söylemem gerekir ki Kaymakam Bey bir aylık süre içinde ilçemizin sorunlarına tamamen vakıf olmuş.
Eğitimden,Spora,Sanayiden, tarıma.Bürokrasiden,esnafına
Milli,dini ve kültürel değerlerden,gençlerin sorunlarına herşeye ve çözüm için mücadeleye hazır biri.
En önemlisi halka yakın, halktan biri.
Açıkca şunu söylemeliyim ki Sayın Kaymakamımız Hasan Balcı ilçemize çok şey katacak diye düşünüyorum.
İnşallah azmi ve şevki kırılmaz.
Adı gibi güzel,soyadı gibi tatlı kaymakamımıza çalışmalarında başarılar diliyorum.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.

     

24 Ekim 2021 Pazar

MİLLET İTTİFAKININ CUMHURBAŞKANI ADAYI KİM?



   Cumhurbaşkanığı seçimine birbuçuk yıldan fazla bir zaman olmasına rağmen muhalefet partileri ve dostları düğmeye bastılar.
 Belli ki bu seferki seçim kıran kırana geçecek.
Cumhur ittifakı adayını aylar öncesinden açıklamasına rağmen, millet ittifakının henüz adayı belli değil.
Bence bellide belli değil,
Millet ittifakının iki amiral gemisi İyi Parti ve Chp 
Adayı bu iki partinin genel başkanı belirleyecek.
Diğerleri mi?
Onlar figüran partiler.
Onlar birkaç milletvekili alabilme pahasına millet ittifakıyla birlikte hareket etmeye mahkumlar.
   Peki Meral hanımla,Kılıçtaroğlu adayı belirledi mi dersiniz?
Hayır...
Sebebi ne?
Çünkü Kılıçtaroğlu kendisi aday olmak istiyor.
Meral hanım ise Ekrem İmamoglu'nu istiyor.
Hatta bunun için kendinin Cumhurbaşkanı adayı olmadığını, başbakan adayı olduğunu açıkladı.
Ayrıca İmamoğlu'nu Fatih'e benzeterek net mesajlar verdi
Bu hareketi tamamen Kılıçtaroğluna karşı yapılmış bir salvoydu.
Ben vaz geçiyorum,sende vazgeç demek istiyordu.
     Gizliden gizliye, alttan alta Kılıçtaroğlu ve İmamoğlu rekabeti devam ediyor.
İmamoğlu'nun Atina,Diyarbakır ve Karadeniz gezileri tamda benim tezimi destekler nitelikte.
      Daha iki yıl önce koskoca İstanbul seçimlerini alan birini kenara bırakıp her seçimi kaybetmiş bir Kılıçtaroğluyla kim seçime girer.
    Bugün İmamoğlunun ismi aday olarak zikredilmiyorsa yıpranmaması içindir.
Meral hanım adayınız kim? sorusuna seçim tarihini açıklayın adayımızın kim olduğunu görürsünüz diyor ya.
Kafasındaki aday Ekrem İmamoglu.
Bence Kılıçtaroglu'da bu isme fazla direnemez.Çünkü dostlarım dediği kişilerde İmamoğlunu istiyor.
Yani diyeceğim o ki Millet ittifakının adayı Ekrem İmamoğlu.
    Nasıl olsa üç aylar ve Ramazan'da geliyor.Eyüp Sultan'da ya da Ayasofya'da bir Yasin'de okudumu seçim cantada keklik.
Nasıl olsa Cumhur ittifakında bir şaskınlık, bir umursamazlık ve vurdum duymazlıkta var.Ekonomi ve zamlarda cabası.Zor dostum zor.
Allah bu millete acırda millet ittifakındaki partiler arasında hırgür çıkar bir ayrılma ve dağılma olursa Reis yeniden seçilir.
Ayrıca İmamoğlu İstanbul'da beklenen başarıyı gösteremedi.Buda Reisle gireceği seçimde kendisi için dezavantaj olacaktır.
    Bitirken tüm gelişmeler Millet ittifakı adayının Ekrem İmamoğlu olduğunu göstermektedir.
    Bekleyip göreceğiz.
    Allah'a emanet olunuz.
    Saygılarımla.
     











16 Ekim 2021 Cumartesi

FERİZLİSPOR GÜLMEZ'LE GÜLECEK

    Ferizli, sporda inişli çıkışlı yıllar yaşayan bir ilçe.
Bir zamanlar süper ligte iki takımla mücadele eden Ferizli,son yıllarda gözle görülür bir gerilemeye girmişti.
Bu gerilemeyi önlemek için Ferizli'yi temsil eden,iki amatör takımımız Ferizlispor ve Ferizli Karadenizspor takımlarımız Haziran 2019'da birleşerek Ferizlispor 2011 ismini aldı. Tam maçlar başlayacaktı ki Pandemi patladı ve ligler iptal edildi.
      Ferizlispor 2011 spor kulübümüz üç hafta önce kongresini yaptı.
Başkanlığa sporu ve özellikle futbolu çok seven Sinan Gülmez getirildi.Bakmayın siz onun soyadının gülmez olduğuna tam tersi yüzü hep gülen bir arkadaşımız.
Bence Sinan Gülmez'in başkanlığa getirilmesi çok isabetli bir karar olmuş, Hem sporu seviyor, hemde sporun içinden gelen biri.
   Ayrıca oluşturulan yönetim kurulu bu güne kadar Ferizli'de oluşturulmuş en iyi yönetim diyebiliriz.
Kimler yok ki?
Müteahhidinden,sarrafına.
Emlakcısından,siyasetcisine.
İş  adamından , esnafına ...
bir çok insan elini taşın altına koymuş.
     Yönetime destek olmak için altmışa yakın esnafımız ücretli reklam almış ve sahanın kenarına asmış.
Forma ön yüzü, arka yüzü hatta şort'a bile büyük rakamlara reklam alınmış.
Kısaca tüm ilçe Ferizlispor'un başarısı için kenetlenmiş.
    Başkan Gülmez'e transfer yaptın mı? diye sordum.
Abi sadece komşu ilçemiz Söğütlü'den iki futbolcu aldık.
Çoğunlukla Ferizli'mizin çocuklarıyla mücadele edeceğiz.
Üç hazırlık maçı yaptık, üçünüde kazandık dedi.
     Eskiden spor kulüplerinin önünde yada arkasında Gençlik ibareside yer alırdı. "Ferizli Gençlik spor kulübü" gibi.
Ben spor kulübü başkanlarının aynı zamanda  ilçedeki tüm gençliğin başkani olmasından yanayım.
Hem futbolla ilgilenirken Güreş,Atıcılık,savunma sporları,yüzme,bilek güreşi  vb.birçok alanda ilçemize katkı yapmalarınıda bekliyorum.
Gençlerimizi uyuşturucu, kumar ve alkol sigara gibi kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için mücadele edilmelidir.
    Ayrıca gençliğimize Müslüman Türk milletinin değerleri, kültürü ve manevi değerleri öğretilmeli ve bu amaçla konferanslar, kurslar tiyatrolar,münazaralar,açık oturumlar ve paneller yapılmalı ve bizzat gençler bu işin içinde yer almalıdır.
   Ayrıca gençliğimiz belli zamanlarda tarihi ve turistik gezilere götürülüp geçmişten geleceğe köprüler kurulmalıdır.
    Kıymetli okuyucularım başkanla bunların hepsini konuştuk.Çok olumlu karşıladı.İnşallah sonuçlarını hep birlikte takip edip göreceğiz.
     Sportif başarılar bir madalyadır bir kupadır duvarda asılı kalır.Günübirliktir.
      Kültürel başarılar sahaya yansır,yıllarca ondan herkes istifade eder.Yüzyıllıktır.
Ferizlispor 2011 kulübümüze ve yönetimine aldıkları bu zor görevde ve 29.10.2021 tarihinde başlayacak olan yeni sezonda başarılar diliyorum.
   Allah'a emanet olunuz.
   Saygılarımla.




9 Ekim 2021 Cumartesi

BAŞKAN KONUŞMA HAKKI VERMEDİ AMA MAKAMI VERDİ



 


    Ferizli belediyesinde ilginç gelişmeler oluyor.
Bu ayki meclis toplantısında gündem dışı söz isteyen MHP ve İYİ  Parti gurup başkanvekillerine başkan söz vermiyor.
Bunun üzerine İYİ Parti gurup başkanvekili Abdullah Efiloğlu "Ferizli Susmayacak" etiketiyle sosyal medyadan Belediye Başkanına ve MHP'li meclis üyesine bir kınama yayınlıyor.
Bunun üzerine MHP İlçe başkanı kendi gurup başkan vekillerininde gündem dışı söz talebi yaptığını dilekçeyle beraber yayınlayarak başkanın kendi gurup başkanvekilinede söz vermediğini İyi Partililerin kendilerine haksızlık yaptığını ve yazıyı düzeltmesini istiyor.
   Aradan iki gün geçiyor başkan il dışına çıkarken makamı iki MHP'li üyeye bırakıyor.Hatta söz vermediği MHP gurup başkanvekili Abdullah Kaşkaş'a iki gün olmak kaydıyla.
   Birkere başkanın insiyatifinde olan gündem dışı söz verme hakkını teslim edelim.
   Ancak söz isteyen normal meclis üyeleri değil,bunlar partilerinin gurup başkanvekilleri,bu kişiler hem kendilerini,hem partilerini, hemde partili meclis üyelerini temsil ediyorlar.
Bu kişiler mecliste  konuşmayacakta nerde konuşacak, ne var beşer dakika konuşup görüş ve önerilerini dile getirseler kötümü olur.
Bu tip engellemeler gereksiz gerilimlere sebep olur.
Bu gerilimler neticesindede geçtiğimiz dönemlerde çokca gördüğümüz boşa zaman israfına yol açar.Mecliste tıkanıklıklara sebep olur.
Buda Ferizli'nin kaybetmesi demektir.
    Neyse ki başkan en azından cumhur ittifakının MHP kanadına makam koltuğunu bırakarak gönlünü almış.
Gerçi ta işe başlarken bu tip jestleri yapması gerekirdi.
Çünkü Ferizli halkı cumhur ittifakı sayesinde başkana çok güçlü bir destek verdi.Eğer cumhur ittifakının MHP'li kanadı yok sayılırsa sadece bu gün değil,gelecek günler ve gelecek seçimlerde çok zor olur.
    İYİ Partiye Ferizli halkı ana muhalefet görevi verdi.
Onlarda en iyi şekilde muhalefetini yapacak belediyenin yapamadıklarını ve yanlışlarını bulup gündeme getirecek.Meclis kürsüsü muhalefete sonuna kadar açık olacak.
Öyle susarak,konuşmayarak, tartışmayarak bir yere varılamaz.
     Şu unutulmasın ki ferizli'nin gelişmesi, büyümesi ve hizmet almasının en önemli sebebi siyasilerinin akresif ve mücadeleci olmasından kaynaklanıyor.
Şahsen ben insanlardan, siyasilerden ses çıkmadığında Ferizli adına tedirgin oluyorum.
Çevrenizdeki ilçelere bir bakın sessiz sakin ilçelerde gelişme olmadığını,Siyaseten hareketli ilçelerin önemli mesafe aldığını görürsünüz.
Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in bir sözüyle yazımı bitireyim.
"Ne kadar ses çıkarırsan o kadar hak alırsın"
Bende diyorum ki ses çıkarmazsan birileri el altından malı ve senin hakkını götürür.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.


7 Ekim 2021 Perşembe

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNE DOĞRU


 
      Türkiye 19 Ay sonra Cumhurbaşkanlığı seçimine gidecek.
Bugünden bakıldığında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın işi zor gibi görünüyor.Sebebi ise kendi partisinden ayrılan yol arkadaşları.
Bunlar ayrılmakla kalmayıp birde karşı gurupla hareket ediyorlar.
Tabiki bunlarla birlikte tabandada birçok Ak Partili ayrılıp bu kişilerin partileşme sürecinde görev aldılar.
Kısaca şunu demek istiyorum ki önümüzdeki seçim kolay olmayacak.
Vatandaşlarla bu konuları knuşurken ilginç fikirlerle karşılaşıyoruz.
Mesela bir arkadaş Tayyip Bey milletvekili seçimiyle Cumhurbaskanlığı seçimini ayrı tarihlerde yapmalı.Yoksa milletvekiline kızan belediye başkanına kızan Tayyip Bey'e oy vermez diyor.Masada oturanlar da bu fikri destekliyor.
Benim kırk yıldır siyaseti takip eden biri olarak ön sezileri var.
Mutlaka bu 19 aylık sürede Millet ittifakında büyük pürüzler çıkacak ve kopmalar olacak diye düşünüyorum.
Bakmayın siz onların demokrasi, hak,hukuk dediğine masa kurulduğunda herkes kendi menfaatini düşünüp pastadan pay almaya çalışacak alamayan resti çekecek.Gerçi şimdiden hır gür başladı bile.
    Bir başka öngörüm Tayyip Bey eğer bu sistemle seçilemeyeceğini net bir şekilde anlarsa sürpriz bir biçimde muhalefetin güçlendirilmiş parlementer sistem teklifine evet diyerek yapılacak seçimde Ak Parti+Mhp ile koalisyon hükümeti kurup iktidarını sürdürmeyi deneyebilir.
     Yine Cumhurbaşkanlığı seçimini tek turda en fazla oyu alan kazanır maddesi getirerek kazanma şansını yükseltebilir.
     Ayrıca çalışmaları süren ve muhtemel ki Cumhurbaşkanlığı  seçiminden önce referanduma sunulacak olan anayasada yapılacak değişikliklerle anayasanın kabulünü sağlayıp bu moralle gireceği seçimi kazanabilir diye düşünüyorum.
Tabi Cumhurbaşkanında her duruma karşı kendi taktiki düşünceleri vardır.
Ben Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yilların tecrübesi ve bu güne kadar yaptıkları ile devam eden çalışmaları sekteye uğratacak yeni bir yamalı bohça hükümetine yol vermeyeceğini ve bu uğurda varını yoğunu ortaya koyarak seçimleri kendi lehine çevireceğini düşünüyorum.
Tabi bunun sadece Tayyip Bey'le mümkün olmadığını tüm teşkilatların ve seçilmiş partili zevatın muhalefeti izlemeyi bırakıp sahaya inmesi ve vatandaşların talep ve sıkıntılarıyla ilgilenmesiyle olabileceğini düşünüyorum.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.


28 Eylül 2021 Salı

HAS PARTİLİLERE NE OLDU?.


 
    Türkiyemizde 1950'den sonra çok partili demokratik yaşama geçildi.
Bugüne kadar birçok parti kuruldu.Birçok parti de kapandı.
Kapanan partilerin birçoğu darbeler sonucu kapatılan partilerdi.
     Ancak kendi kendini kapatan partilerde oldu.
Bunların çoğu umduğunu bulamayan, ismi esamesi okunmayan partilerdi.
Kapanan partilerin içinde öyle bir parti vardı ki her geçen gün büyüyen, çok deneyimli kişilerden oluşturduğu teşkilatlarla toplum nazarında beğeni kazanan, genel başkanıylada topluma çok olumlu mesajlar veren bir parti idi. Bu partinin adı HAS Parti idi.
      Has Parti,Saadet Partisinden ayrılarak 2010 Kasım'ında kurduğu partiyi 2012 Eylül'ünde kapattı ve Ak Parti'ye katıldılar.
Ak Parti,Has Parti'nin genel başkanı olan Numan Kurtulmuş'u çeşitli bakanlıklarda görevlendirdi.
Tayyip Bey Cumhurbaşkanı olunca da,Numan Bey partide genel başkan vekili oldu.
Ancak Numan Kurtulmuş birçok etkili göreve gelmiş olsada birlikte siyaset yaptığı Has Partili arkadaşlarına özel bir ayrıcalık yapmadı.Belki yapmak istemedi, Belkide yapamadı.
O,Ak partiye bütüncül yaklaştı.
Bu durum,Ak Parti'de diğer gurupların Has Parti etiketi bulunan kişileri ezmesine ve önüne barikatlar çekmesine vesile oldu.Bu has partililerin Ak Parti'de piyade pozisyonunda kalmalarına sebep oldu.
Bunu nerden mi çıkarıyorum?
Benim bölgemde bu güne kadar bir tane Has Parti'li biri Ak Parti'nin ne teşkilatlarında ne de Belediye yönetimlerinde görev alabildi.İstisnalar kaideyi bozmaz tabi.
Bunun tesadüfen olduğunuda düşünmüyorum.
Hatta Numan Bey'e ulaşıp ricacı olan ne kadar kişi varsa hepsi tesbit edilip siyasetin dışına itildi. 
Kısaca Numan Bey'in Ak Parti'de kadrolaşmasına müsade edilmedi.
Ben özellikle Sakarya'da Has Parti'li arkadaşlarıda Ak Parti'li arkadaşlarıda çok iyi tanıyorum.
Şunuda buradan açık yüreklilikle ilan ediyorum ki Has Partiden Ak Parti'ye katılan arkadaşlar Ak Parti'de yetkilendirilmiş arkadaşlara hem teşkilatcılık hem dürüstlük noktasında on basar.
Kesinlikle Ak Parti'de bu arkadaşlara hem yukarıdan,hem aşağıdan mobing uygulanmakta olduğunu düşünmekteyim.
Eğer siz Sakarya Has Parti il başkanlığı yapmış Osman İbrahim Baş gibi birini görmezden geliyorsanız...
Kimseye birşey anlatamazsınız.
Ancak bu haksızlıkların,görmezden gelmelerin ve mobinglerin bir gün grizu gibi patladığını görmenin mümkün olduğunu hatırlatmak isterim.
    Siyaseten sizin yükselmenize el verenlere ahde vefasız davranırsanız birgün gelir ellerini çektiklerinde dibe çakılırsınız.
Eğer Has Parti'liler Ak Parti kademelerinde ve Belediye yonetimlerinde değerlendirilmiş olsaydı bugün durum çok daha farklı olurdu diye düşünüyorum.
    Bizden hatırlatması...
Herkes kaderini kendi belirler.
Başına gelen musibetleride kendinden bilerek hareket etmeli.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.








 

 

9 Eylül 2021 Perşembe

BU YOLDAN SADECE BEN Mİ GEÇİYORUM.


   Bugünkü yazımızın konusu Adapazarı-Karasu bölünmüş yolu.

Yapıldığı yaklaşık yirmi yıl oldu.Dönemin Bayındırlık bakanı Cevat Ayhan tarafından start verilen ve yedi km'si bakanlığı döneminde bitirilip hizmete alınan ve devamı Mhp ve Ak Parti hükümetlerince tamamlanan 50 km'lik bir yol.

  Gerçekten 20 yıl yol hiç bozulmadan hizmet verdi.Hatta gidip gelirken arkadaşlarla yolu yapanları hep taktir etmiştik.Belkide bilmeden nazarlamışda olabiliriz.

   Bu yılın başlarında Romanya'nın Köstence limanından Karasu limanına Ro-ro seferleri başlayınca eyvah bu gelen yüzlerce Tır'ı bu yol taşımaz, hemde çok kaza olur diye düşündüm.

    Öyle çok kaza haberi duymadık ama Adapazarı-Karasu duble yolu harita gibi olmuş.

Özellikle Ferizli ve Söğütlü ışıklarında yüzlerce metre devam eden çukurlar oluşmuş.Helede yolu paralel geçen araçlar sanki engelli parkurdan geçiyor gibi zıplayarak geçiyor.Altı alçak araçların altı sürtüyor.

Allah muhafaza ufak bir kıvılcım araç yangınlarınada sebep olabilir.

Bu yazıyı yazmak için tam iki aydır bekliyorum. Belki bir yetkili bu yolu görürde acele yapılır diye.

Demek ki bu yoldan bu güne kadar bir yetkili geçmedi...

Ne yazık ki herşeyi gazeticiler görecek, yetkililer ondan sonra harekete geçecek.

Neyse yarından tezi yok, özellikle ışıkların olduğu bölgeleri bakımdan geçirilmesi lazım.

Bazı hizmetler aciliyet arz eder.Bu yoldaki durumda aciliyet arz ediyor.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla





 

8 Ağustos 2021 Pazar

FERİZLİ DEVLET HASTANESİ Mİ?


 
     Ferizli ilçesine hastane yapılması konusu gündeme geldiğinde ben yapılmaması  tarafında yer almıştım.

Gerekçemde il merkezine ve tam donanımlı hastanelere ilçemizden on,onbeş dakika içerisinde ulaşılıyor  olmasıydı.

   Ama bizim dediğimiz gibi olmadı.Gençlik ve kültür merkezi olarak Ferizli Belediyesine yapılan bina hastaneye tahsis edilip Ferizli'ye hastane açılmış oldu.

Açıldığı on yıl olan hastanede hiçbir zaman şikayetler eksik olmadı.Geçen yıl otuz yataklı modern bir hastane Ferizli'ye yapılıp hizmete alınınca artık sıkıntılar ve şikayetler biter diye düşünmüştük.

Tam aksine şikayetler artarak devam ediyor.whatsaap hesaplarımızdan bize "Abi bu hastanenin hali ne, bir yığın insan sıra bekliyor,tek bir doktor var.Adam lavobaya bile gitmeden çalışıyor.Hastalar isyanlarda,kendi aralarında hır gür kavga yapıyor yaz bunları abi yaz" diye mesaj atıyor.

Çay bahçesine çıkıyoruz kafa dinleyelim diye yan taraftaki masadan "Ertan abi hastanede durumlar vahim doktor dayanmıyor, gelen gidiyor, personel yetersiz şu hastaneyi bir yaz be abi"diye bana adete yalvarıyor.

Bir önemli şahsiyet hastanenin bahçesinde yapılan çevre düzenlemesinde kırık dökük yerleri çekip bana atmış."Ertan Bey bu hastane yapılalı bir yıl oldu bu nasıl çevre düzenlemesi" diyor.

Belli ki bıçak kemiğe dayanmış,hem hastane çalışanları,hem doktorlar,hemde halk rahatsız.

Benim tesbitim devletin hastaneye birçok branş için yeterli ve yeni techizatı göndermesine rağmen,doktor göndermemesi, gönderdiği doktorların ise Ferizli'de çalışmak istemeyip ayrılması.

Neden acaba?

Bunun sebebini başta il sağlık müdürü araştırıp bulmalı,sonrada siyasiler.

Acil olarak Ferizli Devlet Hastanesi masaya yatırılmalı ve yetkililer tarafından teşhis ve tedavisi yapılmalıdır.

Hiçbir mazeret halkın sağlığından daha önemli değildir.

İşime gelmedi diyerek bırakıp gidenlerin yükünü orada kalıp fedakarca görev yapanların üstüne yükleyemezsiniz.Yüklerseniz hepiniz o yükün altında kalırsınız.

Görünen o ki fiziki yapısı donanımı çok güzel olan hastane hizmet noktasında sıkıntılar içinde.

Kısaca "Dışı seni,içide beni yakıyor".

Son  olarak şunu da dikkatinize sunup bitireyim.

Geçenlerde bir ilçemize gitmiş oranın belediye başkanıyla ilçede bir dizi gezinti yapmıştık.Tam devlet hastanesinin yanından geçiyorduk ki "Abi burası bizim Devlet hastanemiz.Tüm branşlarda doktorlarımız mevcut, hiçbir sıkıntımız yok" demişti.

Ne diyelim bizim hastanemizinde o günleri görmesini diliyor, yetkilileri göreve davet ediyorum.

Siz okurlarıma saygılar sunuyorum.

Allah'a emanet olunuz.


2 Ağustos 2021 Pazartesi

SASKİ HER YERE ARITILMIŞ SU, FERİZLİ'YE KUYU SUYU MU VERİYOR?

      Ferizli ilçemiz Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nin kurucu üç ilçesinden birisi.

  Gelgör ki 20 yıldan bu yana hep ikinci sınıf muameleye tabi tutuldu.

   Rahmetli Aziz Duran döneminde,Adapazarı yerle bir oldu. Ferizli'de bır sıkıntı yok denip,beş yıl çivi bile çakılmadı.

İkinci Aziz Duran döneminde Fevzi çakmak caddesi düzenlenip kilitli parka yapıldı.

Ondan sonra gelen Toçoğlu dönemi bir iki park düzenlemesinden öteye geçmedi.

Şimdi Ekrem Yüce dönemi yine beklenilen hizmetler malesef yok.Fevzi Çakmak caddesinde üçüncü sınıf bir düzenleme haricinde ben birşey göremiyorum. Ferizlililerin sabırsızlıkla beklediği hayvan pazarı söz verilmesine rağmen askıda bekliyor.

Ferizli'nin en önemli sorunlarından biri olan pis koku sorunu malesef yıllardır çözüm bekliyor.insanlarımız geceleri camlarını açamıyor.

Başka bir problem ise Ferizli Adapazarı ve diğer ilçelerle aynı ücreti ödemesine rağmen yaz aylarında Ferizli-Çalıbayırı arkasında açılan su kuyusundan,kuyu suyu içiyor.

Herkes arıtılmış su içerken Ferizlililer devamlı klorlanmış su içiyor.İçirtiliyor desek daha doğru olur sanırım.Yukarıdaki fotoğraftada görüldüğü gibi birinci resimde Ferizli suyu, ikinci resimde arıtılmış Adapazarı suyu var.Çeşmeden alınan sular bunlar.

Ferizlide ki yetkili arkadaşlar bu konuları yukarılara taşıyor mu? Bilmiyorum.

Ama Ferizli hep üvey evlat muamelesi görüp, öteleniyor.

Sayın Büyükşehir Belediye başkanı Ekrem Yüceye bu durumları düzeltmesini ve ilçeler arası adaleti sağlamasını öneriyorum.

Kimse ses çıkarmıyor diye Ferizli'ye haksızlık yapmaya kuyu suyu içirmeye devam ederseniz.Ferizli'nin hakkını hukukunu savunan insanları karşınızda bulacaksınız.

Benden söylemesi,sizi ve Ferizlideki sorumluları yakından izlemeye devam edeceğiz.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.


27 Temmuz 2021 Salı

Askerlikle Siyasetin Benzer Yönleri

   Başlığa bakıp askerlikle siyasetin ne benzerliği olur demeyin.
Askerlikle siyasetin birçok benzerlikleri vardır.
    Mesela yeni askere alınan kişiler önce acemi birliğine alınıp eğitilirler.Bu bizim askerlik yaptığımız dönemde dört aylık bir süreydi.Buradan usta birliklerine giden askerler burada da dört ay alt devre olarak usta askerlerin yanında askerlik becerilerini geliştirirler ve yavaş yavaş usta asker statüsüne girerlerdi.
Siyasettede önce partiye üye yapılan kişiler önce direklere tırmanıp bayrak asmayı,afişleme yapmayı,salon hazırlamayı,parti disiplinine uymayı,parti programını öğrenmeyi vb.çalışmalarla belli bir dönem geçirir.
Sonra gençlik kolları, kadın kolları gibi teşkilat kademelerinde çalışır,Bu dönemde başarılı olanlar ana  kademede, Teşkilat yönetimlerinde yer verilerek iyice siyasette uzmanlaşması sağlanarak uygun görülenler belediye yönetimlerinde il yönetimlerinde değerlendirilir.
    Askerlikte araziyi keşif ve tarama bir zorunlulukken, siyasette de arazide,halkın içinde olmak siyasetin vazgeçilmezidir.
     Eğitim askerliğin olmazsa  olmazıdır.Yat,çök,sürün,koş, dağıl toplan gibi birçok eğitim yapılır.
Siyasettede bununla aynı manalara gelen benzer hareketler vardır.
Birçok lider partilerini orduya benzetmiştir.
Halk ise "İşte ordu,işte komutan" sloganları atarak bunu desteklemiştir.
Hem siyasette hemde askelikte karşı cepheler vardır.Yenilmek ve yenmek vardır.
Asker savaşı kazanmak, siyasetci seçimi kazanmak zorundadır.Bunun için çok çalışılır,devamlı hareket halinde olunur.
Bunları neden yazıyorum.
Artık siyaset,askerlikten ayrışıyor.
Öyle eskiden olduğu gibi canını dişine takıp mücadele eden siyasetciler yok.
Masabaşı sanal medya siyasetcileri koltuktan idare eden siyasetciler,araziye çıkmayan,bayrak asmayan,direğe tırmanmayan,parti teşkilatlarında acemilik geçirmemiş,tepeden inme, adamın adamı torpilli siyasetciler var.
Bunlar siyaseti bilmediklerinden devamlı hata yaparak,insanları kırarak,parti disiplininden uzak makamı ve mevkisini kendi egosunu tatmin ederek kullanan partiye fayda yerine zarar veren kişilere dönüşüyorlar.
Mesela özellikle Ak Parti'de değişim,dönüşüm yapacağız diye  yetişmiş insanları kenara itip,partiyi ve proğramını bilmeyen bir yığın insan partiye dolduruldu ve yetkilendirildi.
Gelgör ki bu kişiler ne partiyi savunuyor,ne araziye çıkıyor nede muhalefete cevap veriyor.
Tek yaptıkları şey kendi ekonomilerini geliştirmek makam ve mevkilerini korumak.
Eskiden askerliğe benzetilen siyasi çalışmalardan her hafta toplanıp dağılmaktan başka malesef bir benzerlik kalmadı.
Bu yüzden siyaset çok sıkıştı.
Ne diyelim?
Hayırlı olur inşallah.





13 Temmuz 2021 Salı

FERİZLİ AFRİKADA SU KUYUSU AÇIYOR.


 
İnnemel mu'minune ihvatün"
    " Muhakkak müslümanlar kardeştir..."Hucurat 10...
    " Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.”  Buhârî, Edeb 27; Müslim, Birr 66.
  Kıymetli okuyucularım yukarıdaki ayet ve hadistende anlayacağımız gibi biz müslümanlar kardeşiz.
  Dünya üzerinde nerede yaşıyorsa yaşasın eğer müslümansa bizim kardeşimizdir.
   Bu yüzden birbirimizin derdi ile dertlenmemiz birbirimize yardımcı olmamız sıkıntıları hafifletmemiz gerekir.
   Bizim kuşağımız ve bizden önceki kuşaklar bırakın dünya müslümanlarıyla yardımlaşmayı hangi ülkelerde müslüman var onu bile bilmiyordu.Hatta devletimizin bile bazı müslüman ülkelerde büyükelçiliği bile yoktu.
  Gelinen noktada en azından birbirimizi tanımaya ve yardımlaşmaya hatta devletler arası ticari alış verişe başladık.
   Özellikle Afrika ülkelerinde müslüman kardeşlerimiz açlık,susuzluk ve yokluk çekiyor.
Biz ise ben dahil obez oluncaya kadar yiyor içiyoruz.
Birde dönüp "açız aç!" diye isyan ediyoruz
Tabi bu imtihan dünyasında mutlaka bunun hesabını vereceğiz.Veriyoruz da zaten.
Sadece bu dünyada değil, öbür taraftada vereceğiz.
  Ancak şunuda atlamalıyım ki birçok kurum, dernek, vakıf  bu kardeşlerimize yardım faliyetleri yapıp buralara ulaştırıyor.
Kimi kurban bağışları, kimi su kuyuları,kimi giyecek ve yiyecek yardımları ulaştırıyor.
Özellikle son yıllarda bu yardımlar gözle görülür şekilde arttı.
  İşte Ferizli ilçe müftülüğümüz bu manada bir kampanya başlattı.
Slogan ise
"FERİZLİ AFRİKA'DA SU KUYUSU AÇIYOR,
Susuz kalmış toprakların evlatlarına AB'ı hayat ol."
Çok güzel bir kampanya,3,4 ay devam edecek bu kampanyayla Diyanet İşleri Başkanlığının belirleyeceği bir Afrika ülkesinde enaz beş bin kişiye yetecek ismi "FERİZLİ SU KUYUSU" olacak büyük bir su kuyusu açılması hedeflenmektedir.
Allah muaffak eylesin.
Bir hatırlatma ile yazımı bitireyim.
Bu gibi yerlere yapılan yardımlar dolayısıyla amel defterinize ölsenizde sevap yazılmaya devam eder.Çünkü bu bir sadakai cariyedir.Bu hizmetten insanlar yararlandığı müddetce bu devam eder.
Ferizli'li bir köşe yazarı olarak böyle bir fırsatı değerlendirip bende bu kampanyaya 1000 tl ile katılıyorum.
Ve inanıyorumki Ferizlililerin yardımlarıyla Afrikalı müslüman kardeşlerimize en büyük su kuyularından birini yapacağız.
Ferizli Müftülüğümüzü böyle bir kampanya başlattığı için tebrik ediyorum.
Kampanyanın "Afrin'e un" kampanyası gibi başarılı olmasını diliyorum.
Yardımlarınızı cami görevlilerine, Kur'an Kursu hocalarına ve Ferizli ilçe müftülüğümüze yapabilirsiniz.
Haydi Ferizli Afrika'da mührümüz olsun.Kardeşlerimize umut olsun.
"FERİZLİ SU KUYUSU"
Allah'a emanet olunuz.
Allah yardımlarınızı kabul etsin.
Saygzılarımla.