12 Ocak 2020 Pazar

YAZARLIKTA ALTINCI YILIMIZI DEĞERLENDİRDİK

      Çok ķıymetli okuyucularım Mayıs 2014 tarinden bu yana köşe yazısı yazıyorum.
Tam altı yıl olmuş.
Bu süre içinde altıyüze yakın köşe yazısı yazmışız.
Genellikle siyasi yazılar yazmama rağmen, benim için yazdığım kültürel yazılar daha kıymetli olmuştur.
Ancak şunu belirteyim ki okurlarımın büyük çoğunluğu siyasi yazıları tercih edip, kültürel yazılara bakmıyorlar bile.Bir istatistik vermem gerekirse kültürel yazılarım bir okunuyorsa siyasi yazılarım on okunuyor.
Hele ilçe ile ilgili yazdığım siyasi yazılar bir on daha fazla okunuyor.
Bir yazar emek verip ortaya koyduğu eserin tabiki çok kişi tarafından okunmasını ister.
Ancak çok okunmak için devamlı bir şekilde siyaset yazmak benim tarzım olmayacağını buradan okurlarıma bildirmek isterim.
Bir başka konu yazılarımla ilgili aldığım geri dönüşler.
Mesela Ak Parti'yi eleştirdiğimiz bir yazı yazmışsak Ak Parti'li arkadaşların "Ya sen ne biçim Ak Partilisin?"baskısına  maruz kalırken, muhalefetteki arkadaşların övgülerine mazhar olabiliyoruz.
Ama iş muhalefeti eleştirmeye geldi mi ? bu defada muhalif kesimden tepkiler geliyor.
Adam belediye başkanını sevmiyorsa  belediye başkanıyla ilgili ne yazıyorsam on dakika sonra telefonu açıp tebrik ediyor.
"Yazını çok beğendim.Tebrik ederim" diyor.
Ama bir iki ay sonra onun partisiyle ilgili bir gerçeği yazınca tam tersi bir tutum içine girebiliyor.
Eski yeni belediye başkanları bile kimi telefonla, kimi özel mesajla, kimi face paylaşımının altına yorum yazarak karşı tarafa dokunan yazı için tebrik, kendilerine dokunan yazılar için eleştiri getiriyorlar.
Sizin anlayacağınız herkes kendi istediği gibi yazmamızı istiyor.
Ben gazeteciliğe 48 yaşında Medya İletişim Yüksek okulunu bitirerek başladım.
Bu işide hiç para almadan meccanen yapıyorum.
İyikide öyle yapıyorum,yoksa bu güne kadar cesurca yazdığımız bir çok konuyu yazamazdık.
Malesef bu iş böyle.
     Bazı okurlarımız,önceki belediye başkanlarını çok eleştirdiğimi, yeni seçilen belediye başkanları ile ilgili yazı yazmadığımı söyleyip sitemde bulunuyorlar.
     Gazetecller, toplumu aydınlatma görevi yaptığından asla bu görevlerini suistimal edemezler.Hele ben asla.
Ancak şu varki yeni seçilen bir belediye başkanına en az bir yıl bir mühletinde verilmesi gerektiğine inanıyorum.
Çok olanüstü bir durum olmadığı sürece bu bir yıllık süreyi beklemek durumundayız.
Şuda bilinmeli ki yazı yazmıyoruz diye boşta durmuyoruz.
Belediye ve başkanla ilgili bilgileri bir kenara not ediyoruz.
İyisinide,yanlışınıda.
Bir tespitimide buradan aktarmak istiyorum.
Bu dönem özellikle ilçe siyasetinde bir yenilenme ve gençleşme oldu.
Ancak bu yenilenme ve gençleşme birçok tecrübesiz ve siyasi deneyimi olmayan kişiyide makam ve mevki sahibi yaptı.
Bu arkadaşların birçoğu ilçede siyasi bir sessizlik oluştuğunu ilçeye siyasi bir huzur geldiğini filan söyleyip duruyorlar.
Ben sadece bu arkadaşlara bunun böyle olmadığını,homurtuların ve bataklıkların oluşmaya başladığını söylemek isterim.
Son olarak okuyucularımdan isteğim.
Birçok zorluğa rağmen sürdürmekte olduğum yazılarımın daha çok insana ulaşmasını sağlamak için kendi internet medya hesaplarınızda paylaşmanızı sizlerden rica ediyorum.
Ayrıca yazılarım bundan sonra kendi medya hesaplarimda sesli makale olarakta kendi sesimden yayınlanacaktır.
Yine önümüzdeki süreçte yazılarımı bir güncel haber gazetesinde de yayınlamayı düşünüyorum.
Gelişmeleri bilahare siz okuyucularımla paylaşacağım.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder