14 Mart 2017 Salı

BARBAR AVRUPA MEDENİ TÜRKLER.

Osmanlı dağılıp yeni Türkiye Cumhuriyeti kurulunca o günün idarecileri gelişmenin ancak Avrupayı kendimize örnek alırsak sağlanabileceğine inandılar.

Bu manada Avrupa'dan bir çok hukuk sistemini kendi Anayasamıza ve kanunlarımıza koymuşuz.İdari yargılama sistemini Fransa'dan,Medeni kanunu İsviçre'den,ceza kanununu İtalya'dan,ticaret ve borçlar kanununu Almanya'dan alarak kendi hukuk sistemimizi oluşturmuşuz.

Bunları yaparken de hedef MUASIR MEDENİYETLER SEVİYESİNE ULAŞMAK olarak ortaya konmuş.

Böylece binlerce yıllık tarihimizi,geçmişimizi,kültürümüzü terk ederek,yok sayarak Avrupalı olacaktık.

Ancak bu güne kadar bu hep tartışma konusu oldu.Ne milletimiz Türk örf ve adetlerinden vazgeçip Avrupalı oldu.Ne de devletimiz bu kanunlardan vazgeçip milletinin kültürüne uyarladı.

Bu manada en büyük itirazı Merhum Necmettin Erbakan ortaya koydu.

Yıllarca ''Avrupalıdan dost,domuzdan post olmaz''deyip durdu.

Bu elbise Müslüman Türk milletine uymaz dedikçe onu herkes tiye alıyordu.

Ülkemizde Avrupalı olursak kurtulacağımıza inanmış bir çok siyasi,akademisyen ve patron yetişmişti.Tüm basın yayın organları da bunu pompalıyordu.

İnsanlar bu duruma inanmasa bile seslerini çıkaramıyorlardı.

Bizimde gözlemlediğimiz son otuz yıla gelindiğinde bilgiye ulaşmadaki gelişmeler,internet ulaşımı,bağımsız haber kaynakları ülkeleri ve olayları çok yaklaştırdı.

Artık herkes aracıya gerek kalmadan olayları izliyip kendi değerlendirmelerini ve kanaatini oluşturur oldu.

Bize Medeni diye yutturulan batının Bosna -Hersek'te, Kosova'da ,Irak'ta,Libya'da,Mısır'da,Suriye'de yaptıklarını gördükçe vahşi olduklarını bizzat gözleriyle gördü.

Hatta savaştan kaçarak ülkesine sığınan insanlara duvarlar ördüğünü,jopladığını,dilenci muamelesi yaparak aralarına bozuk paralar atıp onlarla alay ettiklerini tüm dünya gibi Türkler'de gördü.

Bunu gördükçe hızla Avrupa'dan uzaklaşıp kendi özüne kendi değerlerine döndü.Tabi başta siyaset olmak üzere bir çok kurumsal yapıda bu manada dönüşümler yaşandı.

Artık Türkiye'ye ve Müslüman ülkelere kül yutturamayacağını anlayan batı sertleşmeye ve kendi barbar kimliğine dönmeye başladı.

Son yaşadığımız Hollanda'da Türk bakanlara yapılan muamele,Almanya'nın tavırları,Danimarka vb.ülkelerin tutumlarını da  hep bu çerçevede değerlendirmek lazım.

Çünkü onlar için kontrolden çıkan ,kendi özüne ve kültürüne dönen bir Türkiye her alanda gelişip,sanayileşip bir süper güç haline gelebilir,gelmektedir. 

Yıllarca bizi yaratanın  ''İnananlar, Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudur. Sizden kim onlarla dost olursa onlardan sayılır.''hükmüne aykırı davranışlarda bulunmanın bedelini ödüyoruz.

Hiç kızmaya gerek yok,herkes kendi özüne ve kendi kültürüne dönecek.Tabi ki bu hiç kolay olmayacak.

Yıllarca batı, çocuklarına Arz- Mevud-u ,Megalo ideası,Kostantinepolis iddialarını öğretirken,biz Türkler ''Yurta sulh ,cihanda sulh''diyerek neslimizi içe kapatmışız.

Hiç kimseyle kavga etmeden ,denileni yaparak yol almaya yani medeni olmaya çalışmışız.

Avrupa ise bizim topraklarımızda,soydaşlarımız ve dindaşlarımızın topraklarında adeta insan doğramış Müslüman kanı döküp barbarlığın her çeşidini yaşatmıştır.

15 Temmuzda Yurtta sulh cihanda sulh konseyi ile son taaruzunu Türkiye'ye gerçekleştiren batı ve onun içimizdeki uşakları kesin bir mağlubiyet alarak yenilmişlerdir.

Bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.

Bundan böyle batıyı dost edinmeyeceğimiz içinde Allah'ın yardımı da bizimle beraber olacaktır.

Son olarak, hiç kimse gelişmelerden tedirgin olmasın ,korkmasın.Önümüzdeki yıllar Müslüman Türk milletinin kendi özüne döndüğü,dünyanın süper devletleri arasında yer aldığı bir ülke olacaktır.

Peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş bu milletten dünyanın beklentileri vardır.

Bu manada ülkemizin ve milletimizin Allah yardımcısı olsun.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.

Ertan CİMBAT       SAKARYA   AHBAR




  


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder