8 Mayıs 2018 Salı

CEVAT ABİYİ KAYBETTİK


     Bugün çok üzüntülüyüz.
Çünkü Sakarya siyasi tarihinin en sevilen,en çalışkan ve en türüst siyasetcisini kaybettik.
Kendisine Allah'tan rahmet,yakınlarına ve camiamıza sabırlar diliyorum.
    Cevat Ayhan
O, bizim için sadace bir siyasetci değil,aynı zamanda bir öğretmen, bir abi, bir arkadaş idi.
O bizim davamızda safın önünde yürüyen, yol gösteren her haliyle örnek bir insandı.
Asla kızmaz, bir hal çaresi mutlaka bulur işi rayına sokardı.
Benim kendisiyle uzun yıllar birlikte siyaset yapma fırsatım oldu.
Kendisiyle çok anılarım var.
Bu anılarımı gelecek yazılarımda yazmayı düşünüyorum.
Çünkü Cevat Ayhan'ı önümüzü tıkıyor diyerek onu siyasetin dışına itmeye çalışanlara bu gün dört dönem milletvekilliği bile yetmiyor.
Yeni siyaset erbabının ve gençlerin mutlaka Cevat Ayhan'ı ve onun izlediği siyaseti bilip öğrenmesi gerekir.
     Bugün Orhan camide kılınacak cenaze namazına yurt dışında olduğum için katılamıyorum.
Allah çıktığı bu ahiret yolculuğunda kendisine yardımcı olsun.
O Sakarya'nın Cevat Abisiydi.
Herkesin kendinden memnun olduğu bir siyasetciydi o.
Biz kendisini iyi biliriz.
Hakkımız helal olsun.
Cennet yolun açık olsun.
Cevat Abi...
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat.
Sakarya Ahbar İnternet Gezetesi.

5 Mayıs 2018 Cumartesi

Milletvekili Aday Adayları

    Kıymetli okuyucularım 24 Haziranda yapılacak milletvekilliği için Aday adayları görücüye çıkıyor.
Kırk yıldır siyaseti takip ederim ,siyasette seviyenin bu kadar düştüğüne ilk defa şahit oluyorum.
Adam ömrü hayatında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gitmemiş,bir vekil ziyaret etmemiş,herhangi bir teşkilat çalışmasında ve teşkilatta görev almamış ama milletvekilliğine aday adayı oluyor.
    Sizce bu arkadaşlar bu işe nasıl cesaret ediyorlar dersiniz?
Bunun birkaç sebebi var.
Birincisi kötü örneklemeler.
Adam kimsenin kabul etmediği altıncı sıradan milletvekili seçildi.
Banada bir sans vurur sıralamaya girersem,biz neden seçilmeyelim,diye düşünenler.
Nasıl olsa az bir ücretle hiçbir ön soruşturma yapılmadan milletvekili aday adaylığına baş vuruluyorsa bende aday olup,prestijimi kurtarayım diye düşünenler.
Reklamın iyisi kötüsü olmaz,bende aday olup şöyle kamuoyuna kendimi bir tanıtayım diye düşünenler.
Ben bunları tamamen piyango bileti alıp,acaba banada çıkar mı?diye hesap yapanlar katagorisinde değerlendiriyorum.
Birde siyasete emek vermiş,halkın içinden gelen ve halk tarafından taktir edilen,aday adaylığını hak eden aday adayları var.
Bunlar gerçekten adaylığı hak ediyorlar.
Bu manada ki birçok adayın içinden inşallah en iyileri seçilir.
Bir yazar olarak benim görüşüm.
Siyasetin havasını koklamış,teşkilatcılık nedir bilen, halkın gönlündeki adayların listelerde yer alması.
Bir dahaki yazımda birkaç aday adayından ismen bahsedeceğim.
Kalın sağlıcakla.
Allah'a emanet olunuz.
Ertan Cimbat.
Sakarya Ahbar internet Gazetesi.


24 Nisan 2018 Salı

KİM KALIR KİM GİDER?


     24 Haziran'da erken seçim kararı alınınca partilerde gözler milletvekili adayı olacaklara çevrildi.
Oy verecek olan biz vatandaşlarda bizi temsil edecek olan milletvekilleri kim olmalı? Diye çevremizde yüksek sesle konuşmaya başladık bile.
Biz yazarlarda bu konuşulanları kamuoyuna duyurmakla görevliyiz.
Sakarya'da Ak Parti'nin beş milletvekili var.
Bu milletvekillerinin en gediklisi Ayhan Sefer Üstün ve Saban Dişli.
Bu vekiller tam dört dönemdir milletvekili.
Benim gözlemim Ak Parti'de en istenmeyen milletvekili Ayhan Sefer Üstün,
ardındanda Şaban Dişli geliyor.
Neden böyle olduğunu kendilerine sormak lazım.
Eğer bu iki ismin biri  listelerde yer alırsa,Ak Parti'nin en az yüzbin oyu Mhp'ye kayar.
Bu vekiller gerçekten Ak Partiyi seviyorlarsa aday adayı dahı olmamalıdır.
Bir diğer eleştiri alan vekil A.İhsan Yavuz, Ayhan Sefer Üstün'un hibnozundan çıkamayan ona bedel öder bir tutum içinde olan Yavuz ,vasat bir milletvekili.
Ancak Genel Merkez SKM başkanı olması yeniden vekillik şansını artırıyor.
Yalnız bu tip görevlerde olan hatta bakan olan kişilerin bile liste dışı kaldığını hatırlamak isterim.
Geriye kalan ve ilk dönemlerini bitiren iki vekil Mustafa İsen ve Recep Uncuoğlu yeni dönemde de milletvekili olma ihtimalleri çok yüksek.
    Ak Parti'de halkın gönlünde olan ve milletvekili olmasını istediği kişilerde var.
Bunların en başında tartışmasız Ak Parti il başkanı Fevzi Kılıç geliyor.
Partili partisiz birçok kişi Fevzi Kılıç'ın mutlaka aday olmasını istiyor.
Halkın istediği bir diğer isim ise Ali İnci.
Sakaryalılar Ali İnci'nin Sakarya'ya çok faydalı olacağını artık önünün açılmasını istiyor.
Ben bu kişilerin yanına Sakarya'nın Güneyini kucaklayacak Geyve Belediye Başkanı Murat Kaya'nın da aday olması gerektiğine inanıyorum.
 Yeni ve tecrübeli bir liste ile girilecek bir seçimde Ak Parti'nin oylarını dahada artıracağı,birçok kişinin ortak görüşü.
      MHP'de ise Sakarya'da bir milletvekili varmı,yokmu?bilen varsa beri gelsin.
Zihni Açba ismini sokakta on vatandaşa sorun dokuzu bilmez.
Kendisinin milletvekil olduğunu bilmediği gibi pek tanıyanında çıkacağını sanmıyorum.
Bir muhalefet milletvekilini herkesin tanıması gerekmez mi?
MHP'de İl Başkanı Levent Bülbül ve Adapazı İlçe başkanı İsmail Küçük mutlaka listelerde yer almalı.
Hele hele Ak Parti'nin yanlış tercihlerden oluşacak bir liste ile seçime girmesi MHP'nin iki veya üç milletvekili çıkarma ihtimalini doğuracaktır.
Mhp bunu göz önüne alarak muhafazakar tabana hitap edecek adaylarla seçime girmelidir diye düşünüyorum.
    CHP'de mecliste kavgalariyla ün yapmış milletvekili Engin Özkoç mecliste ve televizyonlarda tanındığı kadar halkın içinde tanınmıyor.
Mesela ben kendisiyle bir defa dahi karşılaşmadım.
Keşke bu partide Ecevit Keleş gibi halk tipi insanlarin önü acılabilse.
Bu yazdığım yazi benim görüşlerimle örtüşsede halkın konustuğu konulardır.
Tabi bu partilerin bileceği bir iş.
Yoksa yanlış hesapları vatandaş düzeltir.
Allah'a emanet olunuz
Saygılarımla
Ertan Cimbat.
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.

19 Nisan 2018 Perşembe

BASKIN SEÇİM.


     MHP lideri Devlet Bahçeli yine yaptı yapacağını ve 2019'da yapılacak seçimlerin Haziran'la,Ağustos ayları arasinda yapılması gerektiğini söyleyerek Türkiye'yi yine seçim sürecine soktu.
Devlet Bahçeli'yi iyi takip edenler onun bu tip çıkışlarına herdaim şahit olmuşlardır.
    Gerçi bu biraz da AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan'la önceden konuşulmuş bir açıklama gibi görünüyorya,neyse...
Ne olursa olsun Türkiye 24 Haziran'da Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmek, Başkanını ve milletvekillerini seçmek için  sandığa gidiyor.
Şu bir gerçekki hükümet sistemi referandumda değişince fiili olarak uygulanmaya başlandı.
Ama kanun bunun seçimlerden sonra uygulanması gerektiğini söylüyordu.
Bu anlamda halkın alışamadığı ve anlayamadığı,hatta yadırgadığı bir durum ortaya çıkmıştı.
Başbakan sanki tenzili rütbe edilmiş gibi bir durumda kaldı.
Bakanlar kurulu devamlı şekilde Beştepe de toplanıyor sanki fiiliyatta Cumhurbaskanlığı hükümet sistemi uygulanıyor gibi bir algı oluşuyordu.
Herkes bunun farkındaydı.
Ancak iç ve dış tehditler karşısında bu durum birazda zaruretten kaynaklanan bir durumdu.
Tecrübeler göstermiştirki meclis çoğunluğunu elinde bulunduran hükümetler kendileri için en uygun ortamı bulduklarında seçime gitme hakkına sahiptirler.
Hatta baskın seçim kararıda alabilirler.
Bu kararını uygularken muhalefete danışmak zorunda da değildirler.
Şu andaki durum iktidar partisi Ak Parti ve onunla birlikte hareket eden MHP için en uygun durumdur.
Afrin başarısını arkasına almış,muhalefeti dağanık bir durumda yakalamış bir iktidar ani bir kararla seçim kararı almış oldu.
Çevremdeki arkadaşlarımla konuşurken Cumhurbaskanlığı ve milletvekili seçiminin mutlaka 2018 yapılacağını,kesinlikle yerel seçimlerden sonraya birakılmayacağını ısrarla söyledim.
Arkadaşlar bana Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğanın ve Başbakan Binali Yıldırımın ve Ak Parti sözcülerinin seçimin zamanında, yani 2019'da yapılacağını söylüyorlar bu nasıl olacak? diyorlardı.
Nasıl olduğunu herkes gördü.
Tabi ben haklı çıktım.
Takdir edersinizki bizde otuz yıldır bu alanda ihtisas yapıyoruz.
24 Haziran seçimleri seçim kararı alan Ak Parti ve Mhp için doğru bir karar.
Ben bu kararla bu partilerin büyük bir avantaj yakaladığına inanıyorum.
Bu seçim için Suudi arabistanda 1500 km yol kat edip oy vermem gerekecek.
Tabiki gidip oyumuzu kullanacağız.
Çünkü benim oyum çok kıymetli.
Tabi sizin oylarınızda değerli.
24 Haziranda yapılacak seçimlerin ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini diliyorum.
Allah'a emanet olunuz
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.



2 Nisan 2018 Pazartesi

FERİZLİ'DE AK PARTİNİN BOYNU BÜKÜLDÜ.


         İnsanın inanası gelmiyor.
Nasıl oluyorda %70 oy alan Ak
 parti Ferizli Belediye meclisinde encümen çıkaramıyor. 
İki encümen üyeliğinin birini Mecliste dört üyesi bulunan MHP,diğerinide bağımsız üye kazanıyor.
Başkanla birlikte mecliste dokuz üyesi bulunan ve çoğunluk olan Ak Parti ibreti alem için bir encümen bile çıkaramıyor.
Siyasetin S sinden bile haberi olmayan, teşkilatcılık nedir, parti disiplini nedir bilmeyen kişileri sırf ahbap çavuş ilişkisiyle meclise koyarsan olacağı budur.
      Belediye seçimlerinde ilçe başkanlığı seçimlerinde genel merkezin kapısında yatıp " Orası benim ilçem "diyerek "Kimsenin karışmasına müsade etmem"diyerek istediği adamları istediği yerlere getiren vekil sana sesleniyorum.
Nerdesin?
Bu isyancı meclis üyelerinin listelere girmesini kim sağladı?
Özel kuryeler gönderip adaylara şu kişiler listeye alınacak dediğiniz meclis üyeleri bu arkadaşlar değilmiydi?
Şimdi elinde patlayınca neden sesin soluğun çıkmıyor?Neden susuyorsun?
Daha birkaç ay önce ilçe başkanlığı ataması için neler yaptığını Ferizli unutmadı.
Atattırdığın ilçe başkanı meclis gurubunu bile toplayamıyor.
Üç kişiyle yaptığı gurup sonrası o üç kişiden biride gidip aleyhte oy veriyor.
Bu arkadaş hâla orada ilçe başkanı olarak kalmaya devam edecek mi?
Bak sayın vekil.
Öyle elindeki gücü yeri geldiğinde acımasızca kullanırsan gün gelir insanlarda elindeki gücü böyle kullanırlar.
Ve siz çok güçlü olmanıza rağmen hiçbir şey yapamazsınız.
Senin atadığın ilçe başkanı ve belediye başkanınında elinden birşey gelmediğini görüyorsun.
Bu işlerin baş müsebbibi sizlersiniz.
Önemli kararları alırken insanları dinleyip, istişare ederek karar almış olsaydınız bu durumlar asla yaşanmazdı.
Belki sizin meslekte dava hakim kararı verince bitebilir,
Ancak siyasette her verilen kararın mutlaka bir hesaplaşması olduğunu artık öğrenmen lazım.
İnsanlar sizi ve kararlarınızı eleştirirken onlara husumet duyacağınıza biraz kulak verseydiniz, bugün bu durumlarla asla karşılaşmazdınız.
Ama artık bu anlatımlarda nafile.
Sizin bu yanlışlarda israr etmeniz korkarım 2019'u kabusa çevirebilir.
Bugün Ak Partililerin buynunun bükülmesine sebep olan sizler bu güç zehirlemesiyle 2019'da Recep Tayyip Erdoğan'ın da boynunun bükülmesine sebep olacaksınız.
Onun için size tavsiyem atattığın ilçe başkanınıda, belediye başkanınıda al ve ortalıktan çekil.
Ben sadece milletin mesajını sizlere okuyorum ve yazıyorum.
Görmüyormusunuz sizin belediye meclis üyesi yaptığınız arkadaşlarınız bile sizin yüzünüzden ve yanlış kararlarınızdan dolayı Ak Partinin encümen adayına oy ver   miyorsa varın gerisini siz düşünün.
Belediye başkanınız daha şimdiden işi pişkinliğe vurup,
Ben herkesle çalışırım,faliyet raporu sekize yedi reddedildi ama başkanın düşmesi için 12 oy gerekli diyerek kendini çok komik duruma düşürmüş.
Bu belediye başkanına bu olayların rüýa olmadığını birilerinin anlatması gerekiyor.
Bu davranışlarınızla Ak parti'ye ve Ak Partililere zarar veriyorsunuz.
Kendiniz biterken,Ak Parti'yi de bitiriyorsunuz.
Ne olur anlayın artık.
Lütfen birşeyler yapın
Ak parti'ye ve Ak partililere bir iyilik yapın.
Yazarlara ve eleştirenlere değil bir kez de kendinize  kızın.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.





31 Mart 2018 Cumartesi

KÜÇÜK ESNAF MARKETLER ZİNCİRİNDEN RAHATSIZ


   Son yıllarda tüketim ekonomisi hızla artıyor.
Bunun içinde ulusal düzeyde marketler kurulup ülkedeki en ücra mahallelere kadar giriyorlar.
Bu marketler birçok isimle ülke düzeyinde örgütlendiğinden, belli malları sanayicilere sipariş verip kendi adına fason olarak ürettiriyorlar.Tabi ucuza temin edip ucuza satabiliyorlar.
Üretilen bu malların kalitesi müşterilerin memnuniyetine göre değisiyor.
Bu marketler sadece gıda ürünüde satmıyor.
Hertürlü ihtiyaç maddesini günler öncesinden reklamını yaparak marketlerinde satışa sunuyorlar.
Tabi peşin ya da kredi kartıyla.
Bu marketlerden bir liralık veresiye bir şey talep edemessiniz.
     Yıllardır mahallelerimizde hizmet veren bakkal ve marketlerimizden ne haber?Diye sorarsanız?
Onlar can çekişiyor.
Vatandaşın parası bittiğinde uğradığı,veresiye defterlerlerinin kabardığı yerler oldu.
Eskiden paran varsa da yoksa da alışveriş yaptığımız,başımız sıkıştığında gidip borç para alabildiğimiz bakkallarımızı bir çırpıda satı verdık.
Madalyonun bir diğer yüzü ise bu marketler zincirine karşı hiçbir önlem üretemedik.
Belediyelerimiz bunlara ruhsat verirken kendi esnafını hiç hesaba katmadı.
Belki şehir dışında birkaç tanesine izin vermesi gerekirken ilçe merkezinde birçok marketin hemde aynı adla kurulmasına müsade edildi.
Bunlar kurulurken uyması gereken zorunlu prosedürler malesef uygulanmadı ya da eksik uygulandı.
Esnafımız bu kapital sisteme birleşerek altarnatif marketler ve alış veriş merkezleriyle karşı koyabilirdi,bu da yapılamadı.
Sonuç olarak neredeyse her caddede mantar gibi biten marketler zincirinin şubeleri oluştu.Dahada çoğalacağı konuşuluyor.
Bu durum ilçelerdeki esnafları  ve dolayısıyla onların temsilcileri Esnaf odalarını rahatsız ediyor.
Oda yetkilileri belediyelere bu durumu sonlandırmaları ve bu marketlere gerekli şartnamelerin uygulanmasını istiyorlar.
Tabi bir sonuç yok.
Burada yapılması gereken şey.
Sadece bakkal ve market esnafının değil,ilçelerdeki tüm esnafın birlikte hareket etmesi gerekir.
Çünkü bu marketler sadece gıda maddesi satmıyor bütün esnafları bir türlü etkileyecek ürünleride marketlerine getirip satıyorlar.
Ben burdan şu soruyu sorsam,
Acaba kaç esnaf bu marketlerden alış veriş yapmayıp kendi ilçe esnafından alışverış yapıyor.
Yok denecek kadar az değil mi?
Herkes şunu bilmeli ki bu ilçenin esnafına verdiğiniz her bir kuruş yine bu ilçede kalıp senin benim cebime giriyor.
Soruyorum? Hergün milyarlarca para ödediğiniz bu ulusal marketler zincirine verdiğiniz paraların bu ilçelere ve size ne katkısı var.
Hele esnaflık yapan arkadaşım sen gidip paralarını buraya yatırıyorsan bu piyasada nasıl para bulupta vatandaş sana alışverişe gelecek.
Ben bir yazar olarak ilçelerimizin esnaflarına bir çağrıda bulunuyorum.
Eğer siz bastığınız dalı kesmez,bir araya gelip altarnatif çözümler üreterek birlik olup bir olursanız bu ilçelere ne büýük marketler girer ne de yenisi açılabilir.
Ne de onlara müsade edilebilir.
Bunun icin tek şart var bir olmak,diri olmak,iri olmak.ALTERNATİF olmak.
Allah yardımcınız olsun.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
ERTAN CÌMBAT
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi


28 Mart 2018 Çarşamba

BIRAKIN ŞU " İT DALAŞI" NI



     Bu günlerde Ferizli ve Söğütlü ilçelerinin gündemi,ilçelerde kurulacak Organize Sanayi Bölgeleri.
Hepinizin bildiği gibi her iki ilçemizde de birer adet OSB mevcut.
Yine her iki ilçemizde,ikinci OSB'ler kurulmak üzere.
Hele Ferizli'de kurulacak ikinci OSB Sakarya'nın tüm mevcut OSB'lerinden daha büyük,hatta Marmaranın en büyük organize sanayi bölgesi.
Birde mevcut OSB'lerin hemen yanında genişleme alanları devreye sokuluyor.
Ferizli için şu anda bir sorun yok. Sekizyüz dönüm alan daha mevcut OSB'ye katılıp alan 1500 dönüme çıkarılacak .
Ama,Söğütlü, mevcut OSB'nin o bölgede genişlemesine karşı.
Hem halk karşı,hemde ilçeyi yönetenler.
Ancak Söğütlü'lüler Fındıklı ve Kantar mahallesi bölgesinde yaklaşık 3000 dönüm arazide yeni bir organize sanayi bölgesi yapmak için çalışıyorlar.
   Evvelki gün Ferizli'ye ani bir ziyaret yaparak Ferizli Belediiyesinde bir açıklama yapan SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul ortalığı ayağa kaldırdı.
Neydi Kösemusul'un açıklaması?
Söğütlüdeki Adakarma OSB'nin Ferizli'de yapılacak mega OSB alanına taşınacağını açıklamasıydı.
Bu açıklama basın yayın organlarına çıkınca kimileri mal bulmuş mağribi gibi sevinince,bu durum tabî olarak Söğütlü'de bir infiale sebep oldu.
Bu infial sonucu tüm Söğütlü'nün seçilmişleri Ankara'ya Sanayi Bakanlığına çıkarma yaptı.
Bütün seçilmişleri karşısında gören sanayi bakanı sonuç aşamasına gelmiş olan Söğütlü ikinci OSB'sini onaylayarak ilan etti.
Bu karar sonrasında anlaşıldı ki Ferizli'ye kaydırılan karma OSB Söğütlü'lerin istemediği mevcut OSB'nin genişletilmesiyle oluşacak OSB imiş.
Yani konuyu kamuoyuna yanlış aksettirip,ikide bir Söğütlü ve Ferizli semalarında ''ÌT DALAŞI" yaptırmanın ne alemi var anlayamadım.
Ferizli ve Söğütlü gerçek manada iki kardeş ilçedir ve öylede kalacaktır.
Gelecek yıllar bu iki ilçenin dayanışma içinde olmasını mecbur kılıyor.
Gelecek yıllarda artan nufusları,sanayi yatırımlarıyla adete birbirine birleşecek olan Ferizli ve Söğütlü ''ÎT DALAŞI"nı bir kenara bırakıp ortak projeler üretmeli ortak yatırımların yollarını aramalıdır.
Hem Söğütlü,hemde Ferizli gelecekte kendisine fazlasıyla yeten ve başkalarınada kol kanat geren ilçeler olacaktır.
Benim önerim her iki ilçeninde yokluk günlerindeki alışkanlıklarından kurtularak artık varlık günlerine ve onun gereklerine kendilerini hazırlamalıdırlar.
Tabi bunun için "İT DALAŞI"nı bir kenara bırakacak zihniyet değişimine ihtiyaç vardır.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.Ertan Cimbat
Sakarya Ahbar İnternet Gazetesi.