Çok kıymetli okuyucularım!
Bugün 19 Mayıs,bu tarih benim için iki mana ifade ediyor.
Birincisi Gençlik ve spor bayramı olması,bugün geldiğinde liseli günlerimiz aklıma gelir.Günlerce bu günde yapacağımız sportif hareketlere hazırlanır ve bugün geldiğinde halkın ve protokolün önünde icra ederdik.
İkincisi ise bu tarihte ilk defa köşe yazarlığına başlayıp ilk köşe yazımızı yazdık
O günden bu güne tam sekiz yıl olmuş birçok konuda yaklaşık 1200 köşe yazısı yazmışız.
Köşe yazarları genel olarak eleştirel yazılar yazdığımız için kimseye yaranamazsınız ve kimsenin hoşuna gitmez.
Bu yüzden gücü elinde bulunduran otoritelerle ve onların yalakalarıyla devamlı çatışma içersinde kaldık.
Mahkeme kapıları dahil sosyolojik ve psikolojik hatta ekonomik bir yığın sorunlar yaşadık.
Yazar nedir?,köşe yazısı nedir?bilmeyen,hatta bunu Fecabook paylaşımı sanan cahil cuhalayla,biberon çocuklarıyla da uğraşmak zorunda kaldık.
Ama hiç bir durum bizi çizgimizden saptırmadı. Ne gördüysek,ne biliyorsak açık açık yazdık,halkımızı bilgilendirdik.
Sekiz yıldır yazdığım yazılar karşılığında kimseden ne bir ücret,ne de bir paye istemedik işimizi meccanen yaptık.
Beni en çok üzen,en haklı ve doğru olan yazılarımızda bile birilerine dokunuyor diye, Bana tavır koyup,selamı sabahı kesmeleri oldu.
Hatta herkesin yazdığım yazının yanında olmasını beklediğim hassas konularda bile,tam tersi bazı ilkel mulahazalarla karşı tarafta ve yazılarımızın karşısında oldular.
Yazılarımızı kendi sosyal medya sayfalarında beğenen,yorum yapan ve paylaşan kişilere mobing bile uygulayacak kadar ileri gittiler.
Birçok okurum biliyor ki benim yazılarımda ilgili kişisel bir beklentim asla olmadı.
Ben yazılarımda ülkemin,şehrinin ve ilçenin menfaatlerini koruyup kollamaya çalıştım.
Ne yazık ki sekiz yılın sonunda geldiğimiz nokta bizi sahiplenen sekiz kişi bile kalmadı.
Ne acıdır ki dün birilerini eleştirip,yanlışlarını yazarken,beni telefonla arayıp tebrik edenler,bugün yazılarımıza tahammül edemiyorlar.Tebrik konusunda bir bakıyorsun roller değişiyor.
Kısaca bizim yazılarımıza herkes işine geldiği gibi bakıyor.
Şunu da gururla söylemeliyim ki bu sekiz yıllık sürede yazdığım yazılarla birçok yanlışın düzelmesine,birçok gizli yürütülen karanlık işlerin ortaya çıkmasına sebep olduk.
Gündeme getirdiğimiz konularda olumlu yönde gelişmeler oldu.Hiç kimsenin cesaret edemediği konuları gündeme taşıdık ve sonuçlar aldık.
Ferizli ilçemizde medya iletişim mezunu tek köşe yazarıydık.
Ama gelinen noktada doğrucu davut olmanın bir anlamının olmadığı kanaatine vardım.
Doğrunun sahibi olmadığı sonucuna vardım.
Eğer insanlar doğruya sahip çıkmayacaksa,birilerinin onlar için mücadele etmesine gerekte yok.
Bu sekiz yıl içinde yazdığımız köşe yazılarında hakkına girmiş olduğum herkesten helallik istiyorum.
Benden yana olan haklarımı helal ediyorum.
Yazarlığa başladığım bir 19 Mayıs (2014) günüydü.
Bugün yine 19 Mayıs (2022) köşe yazarlığımı sonlandırıyorum.
Hayırlısı olsun.
Allah"a emanet olun.
Saygılarımla.