27 Ocak 2022 Perşembe

ZAM...ZAM...ZAM...


 
 Son günlerde ülkenin gündemi devamlı değişiyor.

Hatta ,öyle ki gündem mevcut iktidarın aleyhine işlerken, bir bakıyorsun muhalif kanattan bir gaf yapılıyor ve millet iktidarı bırakıp başlıyor muhalefeti eleştirmeye...

   Bazende bunun tam tersi oluyor.Mesela bu haftaki tarihte görülmemiş bir rezaleti İstanbul'a yaşatan, metorolijinin tüm uyarılarına rağmen kar esaretini İstanbullulara yaşatan gerekli önlemleri almayan CHP 'li belediye başkanı Ekrem İmamoğlu,halk ve iktidar tarafından eleştiri yağmuruna tutulmuşken, imdadına elektrik faturaları yetişti.Elektrik faturasını alan sosyal medyada paylaşıp iktidara veryansın etti.

   Nasıl etmesin ki.?

   150 kw üzeri elektrik kullananlara %40 daha zamlı fatura düzenlenince faturalar bir önceki aya göre katbe kat fazla olmuş.

Bu 150 kw baremini belli ki herkes aşmış.Hükümet bunu 250 kw çekmeli diye düşünüyorum.

Dikkat ediyormusunuz bu günlerde herşeye zam geliyor.Vatandaş iyice kroki duruma düştü.Artık gelen ufak tefek zamlardan etkilenmez oldu.Valyoz gibi gelen büyük zamları ancak hissedebiliyor.

Hükümet elektriğe, mazota, benzine,doğalgaza vb devlet ürünlerine zam yaparken bir taraftanda asgari ücrete, emekliye,memura, işciye zam yapıp olayı dengelemeye çalışıyor.

Hatta doğalgaza 158 milyar tl süspanse yapıp vatandaşa yansıtmadığını söylüyor.

Ancak bir şeyi itiraf etmeliyiz ki özel sektör devletten çok daha acımasız zamlar yapıyor.Özellikle gübre, hayvan yemi, un, sıvı yağ ve ekmek fiyatlarına katlamalı zamlar yapıldı.

Gerçek şu ki herkes elindeki mamule istediği oranda orantısız bir zam yaptı.

Her gittiğimiz, her aldığımız şeyde zam zam zam var.

Tabi cebe dokununcada para her şeyi bozuyor.

Adam zamları eleştiriyor diye hem partili arkadaşlarından, hemde muhalefetten zılgıt yiyor.

Ya, bırakında insanlar hür fikirlerini bari söylesinler.

Muhalefet şunu bilmeli ki bu ülkedeki insanların zamdan daha önemli gördükleri hatta aç kalsa bile o değerlerden bir adım geri atmayacakları hassasiyetleri var.

İktidarda şunu bilmeli ki bu insanlar değerleri için aç kalmaya bile razı olur ama; bunun istismar edilmesine asla izin vermez.

Herkes aklını başına alsın bu ülke bizim, başka gidecek yerimizde yok.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.

19 Ocak 2022 Çarşamba

KENDİMİ ŞEKER VERİLMEYEN ÇOCUK GİBİ HİSSETTİM

Asgari ücretliye % 50

Muhtara               % 50

Memura %27,5+2,5=% 30

Memur emeklisine% 30 

1500 tl alan emekliye % 67

2501 tl alan emekliye %25

   Hükümetin çalışanlara ve emeklilere verdiği zam miktarı yukarıdaki gibidir.

   Bu zamlar açıklanınca birkaç okurum beni arayıp içini döktü.

"Ben primlerimi harfiyyen ödeyip 25 yıl bir fiil çalışarak emekli oldum.Adam ya şeker pancarı ya süt vermiş diye muhtarlar tarafından bağkurlu yapılmış, hiç prim ödemeden 25 yıl dolmuş devlet bunları bankalardan primlerini ödeyip borçlandırıp kredi vererek emekli ediyor.Sonrada maaşları az diye dolu dolu zamlar yapıyor, adamlar neredeyse bizim kadar maaş alıyorlar. Bize gıdım gıdım kaşıkla, onlara kepçeyle veriyorlar.

Devletin imkanı bu kadardır diyerek verilen zamlar hiç bir derdimize derman olmasada devletimizdir,sabredelim diyoruz.Ama bu haksızlık ve adaletsizlik bizi kahrediyor.Kendimizi bayramda şeker  verilmiyen çocuk gibi hissediyoruz" diyor.Abi senden rica ediyorum bunu yaz diye adeta yalvarıyor.

İşte yazıyoruz kardeşim.Haklı davanda her zaman yanında olduğumuzu bilmeni isterim.

Bundan on sene önce en düşük emekli maaşı asgari ücretin neredeyse iki katı idi.

Şimdi  tam tersi oldu.Asgari ücret , en düşük emekli maaşının iki katı oldu.

Okurum kendini şeker verilmeyen çocuk gibi hissetmiş ya, hükümetin dün muhtarlara verdiği %50 zamla ben bu hükümetin emekliyi gözden çıkardığını, bedavacı gibi gördüğünü,yaşayıp bana yük olma, öl dediğini düşünüyorum.

Beyler, eğer yoksa hep beraber sabredelim.Gerekirse kuru ekmek yiyelim.

Var olanıda adaletli ve eşit dağıtalım ve bölüşelim.

Atalarımız kimi yer, kimi bakar.Kıyamet ondan kopar demişler.

Bu iktidarda birileri bidonları su doldurup millete dağıtırken, birileride elindeki şırıngayla suyun içine alkol sıkıp suyun tamamını necis yapıyor.

Ne demek istiyorum.İstediğin kadar ücret artışı sağla dur.

Şayet bu artışlarda adaleti sağlayamıyorsan, vicdanları yaralıyorsan yaptığınız iş bir işe yaramaz.Bunu böyle bilin.

Birde bu eczanelerde ilaçlara ödediğimiz paralar çok artmaya başladı.

Kardeşim 90 yaşında adam ölüyor 70 yaşında dul kızları maaşını alıyor.Sırf maaş almak için boşanan insanlar duyuyoruz.

Devlet kişinin eşinden başka kimseye maaş ödemesin onunda maaşı yoksa ödesin. 25 otuz yaşında kocasından ayrılanlara neden anne baba maaşı bağlansınki, gidip çalışsın ne bedavacı insanlar olduk ya...

Ondan sonra onların yükünü garibim emekli çeksin.Böyle birçok adaletsizlik var.

Ne yazık ki bunları gündeme getirecek bir emekli platformuda yok.

Kısaca herkes emeklilerin bir an önce ölmesini bekliyor.

Gözünüz aydın,emekli can çekişiyor,ölümüde yakın...

Belki emeklinin bu durumunada "gönlünüz razı olmaz" diye yazıyorum.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.