30 Ağustos 2020 Pazar

Ak Parti İlçe Başkan Adayına Tavsiyelerim.



 Birçok parti'de ilçe kongreleri başladı.

AK Parti'de de ilçe kongreleri devam ediyor Ferizli ilçe kongremizin yapılacağı tarih ise 5 Eylül.

Son yıllarda ilçe kongreleri yapılmadan önce artık partilerde adaylar belirleniyor 

Eskisi gibi iki, üç adaylı seçimler yapılmıyor Seçimlere tek adayla gidiliyor.AK Parti'nin Ferizli ilçe başkan adayı da Muhsin Zurnacı olarak belirlendi. Zurnacı şu anda mevcut ilçe başkanı. 

Muhsin Zurnacı"ya ilçe kongresi'ne gidilirken birkaç tavsiyem olacak.

   Son yıllarda AK Parti kendi yetişmiş insanını kenara bırakıp sokaktan yönetici idareci seçmeye başladı bunun sonucu olarak da bir dönem makam mevki alan insanlar,sonraki dönem makam mevki alamadığında Ak Parti"de sağladıkları nüfuzla başka partilere geçip oralarda görev almaya başladılar. Açıkçası benim en çok zoruma gidende bu oluyor.

Sanki AK Parti'nin teşkilat kademelerinde 18 yıldan bu yana insan yetişmemiş de biz başkalarının adamını alıp Ak Parti"de yetki verip makam verip baş tacı yapıyoruz.Sonunda da bize sırtımızdan Hançerleyip kaçıyor ,gidiyor.

Bu yüzden yeni bir ilçe kongresi'ne gidilirken Muhsin başkan'a kesinlikle teşkilatçılığı bilen partimizin teşkilat kademelerinde yani gençlik kollarında kadın kollarında yönetim kurullarında belediye meclis üyeliklerinde, köy temsilciliği görevlerinde mahalle temsilciliği görevlerinde bulunmuş arkadaşlarımıza görev vermesini  öneriyorim.

Partiyi özümsemiş,benimsemiş ve partiyi azami derecede bilen,anlatabilen kapasitede olan arkadaşlarımıza görev verilmesini tavsiye ediyorum.

Çünkü partimiz son günlerde büyük bir baskı ve taarruz altında maalesef dışarıdan getirdiğimiz arkadaşlarımız partimizi savunamamak'ta veya savunmamaktadırlar Artık bu gidişata bir son vermek gerekir. Parti'nin yetişmiş tecrübeli insanlarıyla gençliğini kaynaştırarak iyi bir teşkilat oluşturulması gerekmektedir şunun hatırı kırılmasın bunun hatırı kırılmasın veya şunu al bunu al gibi telkinlere kesinlikle kulak asılmamalıdır. 

Herkesle  istişare yaptıktan sonra son noktayı koymalı listeyi ilçe başkanının kendisi yapmalıdır.

  Şunu karar verici tüm AK Partili yetkililere hatırlatmak istiyorum ki Cumhurbaşkanından başbakanına bakanından dışişleri bakanına belediye başkanından belediye meclis üyesine ilçe başkanından ilçe yönetim kurulu üyelerine kadar bu partiyi kullanıp bu partide makam ve mevki sahibi olup daha sonra karşıya geçip bize el sallamalarından artık gına geldik haberiniz olsun.

İnşallah bu telkinlerimiz dikkate alınır. Sağlıcakla kalın.

Allah'a emanet olun

Saygılarımla.

22 Ağustos 2020 Cumartesi

BIRAKINDA BİRAZ SEVİNELİM

   

 

Türkiye son yılların en güzel müjdesiyle seviniyor.

Nasıl sevinmesinki Batı Karadeniz'de Tuna-1 sahasında Fatih sondaj gemisinin yaptığı aramada tam 320 milyar metre küp kaliteli doğal gaz buldu.

Bu gaz Türkiyenin tam yedi yıllık gaz ihtiyacını karşılayacak seviyede, ama dahası var bu bir kuyudan ve 500 metreden çıkan rezerv bin metreye doğru inildikçe iki katmanın daha olduğu yeni kuyularla çok daha fazla gaza ulaşılacağı söyleniyor.

Bizim çocukluğumuzda böyle petrol ve gaz aramalarını yabancı ülkelere yaptırdığımız bulduklarında üstüne beton döküp yok dedikleri konuşuluyordu.

Ama şimdi üç adet sondaj gemimiz iki adette sismik araştırma gemimiz var personelimizde yerli ve milli.

Artık bundan sonra bulduğumuz petrol ve gazın üzerine beton dökülüp kuyular kapatılmayacak.

Bu savlar ütopik gelsede son yıllarda batının ülkemize yaklaşımından anlıyoruzki bunların olabilirliği var.

    Neyse millet olarak bu olaya çok sevindik.

Nasıl sevinmeyelim ki.

Son yıllarda,terör darbe,savaş,şehitlerimiz,mülteciler, korona hep sıkıntı ve üzüntülerle geçti.

Hele bizim kuşak 1960 dan buyana gün yüzü görmedi desek abartı olmaz.

Ben 58 yaşındayım ilk defa ülkemdeki bir olaya bu kadar çok sevindim.

Ancak buna bile müsade etmeyen bu ülkenin kalkınmasını, zenginleşmesini istemeyen iç ve dış mikraklar var.

Hemen bu olayı karartmaya, bulunan gaz yerine kendi gazlarını etrafa yaymaya çalışıyorlar.

Sizi bilmiyorum ama ben artık bu adamlara tahammül edemiyorum.Helede pis gazlarına hiç edemem.

Bunların hepsini sanal sitelerdeki ortak hesaplarımdan çıkardım.Kendi gazlarıyla başbaşa kalsınlar.

    Devamlı pişen aşa su katarak,doldurulan suya necaset karıştırarak iktidara geleceklerini umanlar mevcut iktidarın ömrünü uzatmaktan başka bir işe yaramazlar.

Buradan bu tiplere sesleniyorum!

Ya! bırakında biraz sevinelim!

Bulunan doğalgaz ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.

Ayrıca gaz bulunan nokta İlçemiz Ferizli'nin tam kuzeyine gelen ve Cumhurbaskanımızın "Sakarya Havzası" ismini verdiği bir yer.

Bundan önceki yazılarımda Ferizli ilçemiz Karadenize inmeli diyordum.

Şimdi okurlarım bunu niçin söylediğimizi sanırım daha iyi anlamışlardır.

Artık mavi vatan diye birşey var.

Neden Ferizli'ninde bir mavi vatan toprağı olmasın?

İnşallah Karasu ve Kaynarca ilçelerimiz bize bunu çok görmezler.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.

18 Ağustos 2020 Salı

YENİ BİR DEPREME HER ZAMAN HAZIRLIKLI OLMAK LAZIM.

   


 Dün 17 Ağustostu.Bu tarih bize çok acılar hatırlatıyor.Saat 03.02 de yatakta uyurken alttan bir kuvvet beni yarım metre yukarı fırlattı.Ben hemen deprem diye bağırdım.telaş içinde çocuklarla birlikte dışarı çıktık.Tabi 45 saniye süren depremi biz bu kadar hissetmiştik.Çünkü ilçemiz Ferizli depreme dayanıklı bir zemin üzerindeydi

       Sabah olunca Adapazırı'na işyerime gittim.Dağdibi mezarlığını geçince bir caminin minaresinin yıkılıp yolu kapattığını gördüm.Kuzey terminaldeki dükkanıma vardığımda kafamı sağa doğru çevirince yolun karşısındaki beş katlı binanın yerlebir olduğunu gördüm ve ürperdim.O binada altı kişinin öldüğünü ve hâla enkaz altında insanlar olduğu söylendi.

Arkadaşım Rıdvan'la bir yakınını almak için Şeker mahalleye gittik.Aman Allahım yol bulup gidebilmek ne mümkün.Her taraf enkaz yığını, bağırmaktan ve ağlamaktan yorulan insanlar kendi enkazlarının başında sessizce bekliyorlar.

Kimi enkazlarda yangın çıkmış yanıyor. Birçok otomobil aynı insanlar gibi enkazın altında kalmış, kimi bina iki kat yere batmış,kimisi bir bütün olarak ağaç gibi devrilmiş.Büyük bir bina yanındaki binanın üzerine yıkılmış.Başka bir bina yıkılırken yandaki komşu binayı tıraşlamış belli bölümlerini yıkmış.Bazende iki bina birbiride dayanarak ayakta kalmış.


İnsanlar ise yarı çıplak, çarşafa ve battaniyeye sarılmış çaresiz şaşkın ve dalgın.

   Arada sıksık artçı sarsıntılar oluyor.Sarsıntı başlayınca insanlar boş alanlara doğru koşuyor.Bir anne evladına bağırıyor "Ezan oku oğlum ezan oku!", Bir başkası "binaya yaklaşma,buraya geeel",korkulu gözlerle sarsıntının geçmesini bekliyoruz.Yer kabuğu adeta tümsek ve çukur oluşturup katlanarak deprem ilerliyor.Ayakta durmakta zorlanıyoruz.

    Saatler ilerledikce olayın vehameti daha iyi anlaşılıyor.Hükümet bile olayı geç farkediyor.Ancak ikinci gün tv kameralarından tüm dünyaya olayı duyurabiliyor.

  Deprem olmayan illerden ve dünya ülkelerinden birçok yardım geliyor.Aylarca enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor ve prafabrik konutlar yapılıyor.

    İşte bugün tam 21 sene geride kalmış sanki dün gibi.Tabi depremi yaşayanlar için bir çok acı hatıra var.Birde depremi hiç görmemiş 21 yaş ve altı gençlerimiz.

    Her deprem sonrası,yeni bir deprem için gün sayıyoruz.Malesef ülkemizin gerçeği bu.Fay hatlarıyla çevrili ülkemizde depremle yaşamayı öğrenmek zorundayız.

     17 Ağustos depreminde görüldüki bir demir kesme makası, bir valyoz bile çok canlar kurtardı. Bu yüzden mutlaka AFAD'ın önerdiği Afet çantasını oluşturup bir kenarda tutalım.Binalarımızı sağlam yapalım.

Unutmayalım ki deprem öldürmez.ihmallerimiz öldürür.

    Bir hatırlatma ile yazımı bitireyim.Sakaryamızda tarihi sürece bakınca her 30 yılda bir deprem oluyor.Ancak Düzce depremi, İstanbul depremi gibi depremlerde Sakarya'yı etkiliyor.

17 Ağustos 1999 depremi bize iki şey öğretti.

Birincisi şu kadar dairem var, şu marka otomobilim,kuyumcu dükkanım var diyenlerin aslında bu malların gerçek sahibi olmadıklarını ve mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu.

Bir diğeri Sakarya'da yaşıyorsan yarın deprem olacakmış gibi hazır olmamız gerektiğini öğretti.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.


 

12 Ağustos 2020 Çarşamba

FERİZLİDE İKİ YENİ PARTİYE İKİ YENİ İLÇE BAŞKANI

   
Son ayların siyasi gündemi yeni kurulan partiler.

Ak Partiden ayrılan eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu Gelecek Partisi'ni yine Ak Parti'den ayrılan eski dışişleri,ekonomiden sorumlu bakan Ali Babacan Deva Partisini kurdular.

   Saadet Partisinden ayrılan Erbakan'ın oğlu ise Yeniden Refah Partisi'ni kurdu.

Sakarya'da il başkanlarını atayan bu partiler ilçelerdede teşkilatlarını oluşturmaya başladılar.

Gelecek Partisi il teşkilatı kurulalı epeyce bir süre olmasına rağmen Ferizli ilçemize hâla ilçe başkanı atamadı.

Ancak Ferizli ilçesinde daha önce Ak Parti'de siyaset yapmış Sakarya Matbacılar odası başkanlığınıda yürüten Ferizli'li Özcan Kam Gelecek Parisi il yönetimine girdi.

Bir başka il yönetimine giren kişi Ak Parti'de geçtiğimiz dönem belediye başkan yardımcılığı yapan Naci Kral,o ise İyi Parti il yönetimine girdi.

Daha önce İyi Parti il yönetiminde yer alan Fatih Akgün bu dönemdede İyi Parti il yönetiminde görev aldı.

  Bu açıklamalardan sonra benim asıl üzerinde durmak istediğim Yeniden Refah Parti'si Ferizli İlçe başkanlığına atanan Ak Parti ilçe yönetimlerinde bulunmuş Ömer Aşık ve Deva Partisi ilçe başkanlığına atanan Ak Parti'li Yakup Kodaman.

 

Önce Yeniden Refah Partisi İlçe başkanı Ömer Aşık'tan bahsedersek Erbakan hocanın Refah Partisinde gençlik kollarında siyasete başlayıp,Abisi Saadet Partisi ilçe başkanlığı yapmasına rağmen o Ak Parti  teşkilatlarında görev aldı.

Onun ençok eleştirdiği konu Ak Parti kendi teşkilatlarında çalışan insanları bırakıp sokaktan topladığı kişilere makam ve mevkiler vermesi ve  bu hatalarda israr etmesi.

Sonuçta yirmibeş yıllık deneyime sahip iyi bir teşkilatcı olan Ömer Aşık şimdi Yeniden Refah Partisi Ferizli İlçe başkanı.

Sırada Deva Partisi ilçe başkanlığına atanan Yakup Kodaman var.o da Ömer Aşık gibi teşkilattan gelen deneyimli bir siyasetci Milliyetçi çizgide siyasete başlayan Kodaman Mhp ilçe başkanlığıda yaptı.İlçe başkanlığını bıraktıktan sonra geniş bir gurupla Ak Partiye katılan Kodaman ve ekibini katılım töreninden sonra arayıp soran olmamış.Hatta Ak partiye üye bile yapılmadıkları konuşuluyor.

Belli bir süre siyasette geri çekilen Yakup Kodaman Deva Partisi İl başkanlığına getirilen Mehmet Erdoğanın'da isteğiyle Ferizli Deva Partisi ilçe başkanı oldu.

Ben yeni kurulan partilerde görev alan ve ilçemizi il bazında temsil eden arkadaşlara bu görevlerinde başarılar diliyorum.

   Ancak bu konu ile ilgili yazılacak çok şey var.

İnşallah gelecek yazılarımızda bu konuları ele alıp yazacağız.

Allah'a emanet olunuz.

Saygılarımla.


4 Ağustos 2020 Salı

A -Kuşağı yetiştiremedik; Z- Kuşağının peşine takıldık.



Bazen sol düşüncenin taktiklerine hayran kalıyorum.
Adamlar slogan üretmede ve insanları gruplaştırmada epeyce hünerliler.
Cumhuriyet kuşağı
68 Kuşağı
On yılda onbeş milyon genç yetiştirdik her yaştan.
Şimdide Z Kuşağı.
Gerçi daha öncede X ve Y Kuşağı da varmış biz duymamışız.
Bu doğum tarihlerine göre bir ayırımmış.
1964'den önce doğanlar geleneksel kuşak.
1964-1979 arası X Kuşağı
1979-1996 Y Kuşağı
1996 2020 ise Z Kuşağı.
Biz bu yazımızda Z Kuşağından bahsedeceğiz.
Bu kuşağa internet kuşağı da diyebiliriz.
Hatta gerçek alem ile sanal alem arasında gidip gelen, fazla sorumluluk almayan,hazırcı,ve çok para kazanma hırsı olan ancak kazanamayan hayalpres bir kuşak.
Kültüründen uzaklaşmış, milli ve manevi değerlerden uzak umursamaz bir kuşak.
Kendisine ecdadını, ebeveynini, ailesini degil internette gördüklerini örnek alan bir kuşak.
Bu yüzden Türk ve müslüman tiplemesinden çok, ecnebi tipine dönüşmüş kılıç fağul,top sakal,kuyruk saç,yırtık pantolon,küpeli,kulakta kulaklık, elinde telefon ve devamlı telefonla meşgul çevresinden, misafirden,ailesinden bir haber bir kuşak 
Bunun adı Z Kuşağıymış.
Çok ilginçtir bütün partiler bu keşfedilen ve sekiz on milyon oyu olan bu gençliğin peşine düştü.
CHP son yerel seçimlerde bu Z Kuşağının büyük oranda kendilerine oy verdiğini ve bu yüzden birçok ilde başarılı olduğunu söylüyor.
Demek haklılar ki Ak Parti'de bu Z Kuşağının peşine düşmüş.
Hatta bu kuşağa hitaben bir klip bile yayınlamış.
İnsanın sabır ve dayanma gücü bitiyor.
Bu Z Kuşağı denen gençlik kimin iktidarı döneminde ortaya çıktı?
Neden Ak Parti'ye değilde CHP'ye oy veriyor?
Çünkü Ak Parti hep paranın, kapitalin peşine düştü.
Gençlikle ilgili hiçbir çalışması olmadı.
Adamlar On yılda Onbeş milyon genç yetiştirdiler her yaştan.
Ak Parti ise 18 yılda hiçbir genç yetiştirmedi.
Ak Parti gençlik kolları ise işe girmek ve menfaati için oralarda kalabalık oluşturdular.
Tabi Erbakan hocanın ve Türkeş'in yetiştirdiği gençlikle bu güne kadar geldi.
Şimdi de bu mirası devre dışı bırakıp yetişmiş dava adamlarını elli ellibeş yaşlarında yaşlı sınıfında değerlendirip, teşkilatlarını,belediyelerini Z gençliğe emanet ediyor.
Bana göre asıl sonunu böyle hazırlıyor.
18 yılda bir A Kuşağı oluşturamamışsanız Z (Zibidi) kuşağın peşine takılırsınız.
Sonunda da bunları yazıyor diye kendinize değil yazara kızarsınız.
Allah size hidayet versin.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.