6 Eylül 2017 Çarşamba

KİRLETİLMESİNE MÜSADE ETMEM.

  Kıymetli okuyucularım!

İki buçuk yıla yakın gazetecilik yapıp köşe yazıları yazıyorum.

Taktir edersinizki köşe yazarları ,toplumda aksayan yönleri,yanlış yapılan işleri,halkın anlayacağı şekilde ortaya koymaya çalışır.

Bu durum idarecilerin ve sorumlu kişilerin hoşuna gitmediği için devamlı şekilde karşı eleştirilere maruz kalıp,susturulmaya,komuoyunun gözünde küçük düşürülmeye çalışılmaktayız.

Taktir edersinizki Ferizli ilçesinde yaşıyor olmak ve bu ilçede birçok yanlışı ve sorunu gündeme taşımak özellikle sekiz yıldır belediye başkanlığı yapan Ahmet Soğuk'u çok rahatsız etmiştir.

Yaptığımız uyarıları ve eleştirileri dikkate alıp düzeltme cihetine gitmek yerine bize karşı,karşı saldırıya geçmiştir.

Bu amaçla bizi mahkemelere verdi,tetikci gazeteciler vasıtasıyla bizlere ateş edildi,25 yıldır kullandığım evimi taşkın sahasında diyerek yıkma girişimlerinde bulundu,evime giden yolları kapattırdı,bütün avanesini toplayıp yazılarıma canlı yayınlar yaparak cevap verdi, bu canlı yayınlarda şahsıma "Mikser","Karıştırıcı","Yalancı" gibi hakaretler etti.Belediyeden alacağımız hizmetler noktasında birçok engellemeler yapıldı.

Bunların hiç biri beni yıldırmadı.Hatta bu tepkileri normal karşılayıp olabilirliğini kabullendim.

Ancak son  altı aydır bir imamhatipli modaratörle yaptıkları canlı ve naklen porogramda herdefasında benden bahsedip eleştirmesi" Birde İmamhatip mezunu,burada imamhatiplerin dernek başkanımıdır nedir,derhal istifa etmeli" gibi ifadelerle İmamhatip ismini şahsım üzerinden yıpratmaya çalışmıştır.

Hiç utanmadan bizim hangi faliyetleri yaptığımızı sorgulamaya kalkmıştır.
Bizler görevlerimizi ve faliyetlerimizi en iyi şekilde yaparken asla şova ve gösterişe kaçmadan yapıyoruz.
Çünkü biz neslimizi geleceğe hazırlıyoruz.

Asımın neslini hazırlıyoruz.

Çünkü ulkemizin hainlerden, haramzadelerden,rüşvetcilerden,masalcılardan ve yalakalardan kurtulması için bu nesle çok ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.

Beni eleştireceğim diye "İMAMHATİP"ismini ağzına alıp kirletmene asla müsade etmem.Kendimle ilgili bugüne kadar hakaretlerine bile gögüs gerdim ama buna tahammül edemem.

Bu yüzden Ferizli İmamhatip Mezunları Derneğini toplayıp durumu değerlendireceğim.

Gelinen noktada iki şey düşünüyorum.Ya yazarlığı bırakacağım ya da İmamhatip mezunları dernek başkanlığını.

En kısa zamanda bu yöndeki kararımı siz okuyucularıma açıklayacağım.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla
Ertan Cimbat
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ


3 Eylül 2017 Pazar

DENGELER YİNE DEĞİŞTİ.

SAKARYA AHBAR

      Sakarya siyasetini yakından izleyenler çok iyi bilirlerki Sakarya'da Ak Parti ikiye bölünmüş durumda.
Tabi buna paralel olarak partililer ve taraftarlarda aynı bölünmüşlüğün birer parçası.
Ayrıca şunuda belirtmek isterimki bu bugünün sorunuda değil,
Bu ta Ak Parti'nin kuruluş yıllarına kadar uzanıyor.
    Bu grupların bir cephesinin liderligini Ayhan Sefer Üstün yaparken,diğer grubun liderliğini Şaban Dişli yapıyor.
Ayhan Sefer Üstün teşkilatlardan gelmenin avantajı ile,teşkilatlarda ve Belediyelerde hep belirleyici bir rol üstlenirken,Şaban Dişli'de partinin genel merkez ve Ankara ayağında hep etkili konumlarda kalmıştır.
Son dönemde önce Ayhan Bey,arkasından ise Şaban Bey genel başkan yardımcısı olmuş bu durum her iki grubunda taraftarlarını memnun etmiştir.
Gruplar liderlerinin konumuna göre diğer grubun elamanlarına gözdağı vermekten geri durmamıştır.
Hatta elense çekmeler,peşrev çekmeler şikayetler,raporların ardı arkası kesilmemiştir.
Son gelinen noktada dengeler Ayhan Sefer Üstün'ün lehine değişince ve Ak Parti kongre sürecide başlayınca Sakarya'da herkes özellikle teşkilatların Ayhan Bey'in istediği şekilde oluşacağını düşünmeye başlamıştı.
Gerci ben Recep Uncuoğlu'nun MKYK'a girmesiyle orta yolcuların daha etkili olacağı tezini ortaya atmıştım.
Ancak Uncuoğlu'nu Ayhan Sefer Üstün,Ali İhsan Yavuz ve Zeki Toçoğlu ile devamlı aynı karede görenler,helede Sakarya'da ki bu karenin yaptığı resmi ve özel ziyaretlerde İl Başkanını karenin dişında tutmaları  benim ortaya koyduğum görüşü zayıflattı.
Ancak geçen hafta Genel Başkan Baş danışmanlığına atanan Şaban Dişli'ninTayyip Bey'e çok yakın bir pozisyonda olacak olması diğer grubu ve taraftarlarını endişelendirmeye yetti.
Tabi liderliğini Şaben Bey'in yaptığı grubun ise keyfine diyecek yok.
Bu grupculuk ve adamcılık bitmediği sürece Ali İhsan Yavuz'un yaptığı gibi karşı grubun  elamanlarına üstü kapalı mesajlar bitmeyecektir.
Bayramlaşma için Ferizli'ye gelen milletvekili Yavuz Teşkilata uğramadan Belediyedeki bayramlaşmaya katılıp,daha sonra Ak Parti teşkilatına teşrif etmiştir.
Burada yaptığı konuşmada üstü kapalı çok iğneli mesajlar vermeyide ihmal etmemiştir.
Sizin anlayacağınız bu benim adamım onun adamı meselesi devam ettikçe artniyet taşımasa dahi yanlış anlaşılmalar ve yanlış yorumlamalar devam edecektir.
Bu durumdan kurtuluşun iki yolundan biri.
Ya herkes cebindeki Şeytan'ı ayağının altına alıp kafasını ezecek.
Ya da bu grupcuları grup başlarıyla birlikte kenara çekip yeni bir başlangıç yapılacak.
Sizce olabilir mi?
Bence çok zor.
Hiç kimse bunları yazıyoruz diye bizlere kızmasın.
Biz masa altlarında, gizli kapı arkalarında, sahne gerilerindekileri ortaya koyuyoruz.
Bizimde işimiz bu.
Allah'a emanet olunuz.
Saygılarımla.
Ertan Cimbat
SAKARYA AHBAR İNTERNET GAZETESİ.